Sarsak sarı hayatlar Soluk bembeyaz suratlar Hangimiz yaşıyor, hangimiz ölü Kim biliyor gerçekte dünü Kırık parçalanmış bir canavar Dökülüyorum her bir kelimeyle Söylemedi kimse biteceğini Hazırlamadı karanlığa
2020'de Okumaları ve Puanlamalarım
OCAK 1)Kızıl Yükseliş- Pierce Brown (2/5) 2)Sofie'nin Dünyası- Jostein Gaarder(5/5) ŞUBAT 1)Patasana- Ahmet Ümit (4/5) 2)Abim Deniz- Can Dündar (5/5) 3)İskender- Elif Şafak (3/5)
Reklam
Yalanlar ve hayallerle tutunduğumuz hayatımızda gerçekler ağır gelirmiş. O yüzden çıplak gerçeği kimse sevmemiş. Herkes korkmuş, bir şekilde tutunduğu ve alıştığı hayatı da ellerinden kayıp gidecek diye...En iyisi biz yalanlar ve hayallerle yaşamaya devam edelim. Çıplak gerçek ise kendine güzel giysiler aramaya...
Dostoyevski; Öteki romanındaki Golyadkin karakteriyle bilincaltindaki vahimlerin ortaya çıkardığı ikilemlerin insan hayatını nasıl alt üst ettiğini çarpıcı bir dille anlatır... Maskeyle dolaşan insanlardan, iyilerin azlığından, yalakalardan, ikiyüzlülerden, üst tabakalardakilerin diğerlerini ezmesinden rahatsız olan kahramanın uşağı Petruşka'
acı.! yazmak istıyorum sana. bildiğim, bilmediğim tüm dillerde. önce yazmak, sonra küfretmek. derin bir iç çekişsin sanki. sanki yüzmekten yorulmuş ve bir okyanusta boğulmuş bir mülteci. sanki dokuz doğurmuş bir anne, bir taze ölü kokusu, bir hardal gazı saldırısında. sen habil ile kabil'in hıncı, muhammed'in inancı, ibrahim 'i yakmayan
Üçyüzbin Bu kıvırcık ateşten yalanlar 300.000 Kimi sularca inanıyorum kimi zulüm yakıcı Çocuksu, deli deli zincirler boğuntusu gök Elimde kolumda senin seslerin var gel de aldırma Kadınları çıplak görüyorum koşup seni soyuyorum Bir açıcı gerdanlık görsem boynun aklıma geliyor bilemezsin Seni kentlere seni bankalar seni seni 300.000 Seni
Reklam
Ben dört kibrit çöpünde kendini yakan bir inancım
Yazmak istıyorum sana. bildiğim, bilmediğim tüm dillerde. önce yazmak, sonra küfretmek. derin bir iç çekişsin sanki. sanki yüzmekten yorulmuş ve bir okyanusta boğulmuş bir mülteci. sanki dokuz doğurmuş bir anne, bir taze ölü kokusu, bir hardal gazı saldırısında. sen habil ile kabil'in hıncı, muhammed'in inancı, ibrahim 'i yakmayan
Üç sokak ötede bir ev var yeşil gibi sana onu gösteririm‘
Bu kıvırcık ateşten yalanlar 300.000 Kimi sularca inanıyorum kimi zulüm yakıcı Çocuksu, deli deli zincirler boğuntusu gök Elimde kolumda senin seslerin var gel de aldırma Kadınları çıplak görüyorum koşup seni soyuyorum Bir açıcı gerdanlık görsem boynun aklıma geliyor bilemezsin Seni kentlere seni bankalar seni seni 300.000 Seni zamansız ölümlere
İnsan Sevgisiz Yaşayabilir mi ?
Bazı Şeyleri Beceremedim Hep becerikliyim derdim kendi kendime Hatta! Çok emindim her şeyden, en önemlisi kendimden… Fakat bir kaç şeyi bir türlü beceremedim aslında. Sevmemeyi mesela, öyle hemen güvenmemeyi Körü körüne bağlanmamayı, beceremedim bir türlü Ve sonun da yaşanan koca bir hüsran, hiç eksik olmadı hayatımdan. Karşıya yansıtmadan sevme
Şarkı türkü söylüyordu ayaklarım Ayaklarım ne zaman bağımsızlığını ilan etmişti de, uzak bir bir ülke olmuştu benden ? Beynimde bir kibrit çaktılar ülkeler tutuştu..... Yürüdüğü yollardan bana geri dönen , ayaklarımla teperek söndürdüm. Dört yol ağzında durdum, dördününde ağzına tükürdüm. Dört yol ağzında, çevirme yaptım
52 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.