Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Cemal Koç

Önce kendine yandı, sonra kendine döndü, sonunda içinde eski zamanlardan kalan cerahati akıtıp kendi oldu.
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
Tanrının yokluğuyla yetinmek yerine kendisi tanrı olmak isteyen akıl yarattı.
Sayfa 163 - İletişimKitabı okudu
Acı bedeni, korku ise ruhu esir alır ve insanlar bedenlerini kurtarmak için ruhlarını satarlar.
Sayfa 25 - İletişimKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kadın olarak doğmak, erkeklerin mülkiyetinde olan özel, çevrelenmiş bir yerde doğmak demektir. Kadınların toplumsal kişilikleri, böylesine sınırlı, böylesine koşullandırılmış bir yerde yaşayabilme ustalıklarından dolayı gelişmiştir. Ne var ki bu, kadının öz varliginin ikiye bölünmesi pahasına olmuştur. Kadın hiç durmadan kendisini seyretmek zorundadır. Hemen hemen her zaman kendi imgesi ile birlikte dolaşır. Bir odada yürürken ya da babasının ölüsünün başucunda ağlarken bile ister istemez kendisini yürürken ya da ağlarken görür.çocukluğunun ilk yıllarından başlayarak hep kendi kendisini gözlemesi, bunun gerekli olduğu öğretilmiştir ona.
Sayfa 195 - MetisKitabı okudu
“Eğilip selam verdi ikiye bölünür gibi”
Sayfa 141 - MetisKitabı okudu
Reklam
“Kim ne derse desin ben bugünü yakıyorum/yeniden doğmak için çıkardığım yangından”
Sayfa 138 - MetisKitabı okudu
“Çoktan onların olmuş gece gördüğüm rüyalar”
Sayfa 127 - MetisKitabı okudu
Tanrılar kaybolurken yepyeni tanrılarla”
Sayfa 88 - MetisKitabı okudu
“Dirilerden çok ölülerin hoşuna gitmek isterim. Çünkü onların yanında ebediyen kalacağım”
Sayfa 70 - MetisKitabı okudu
Memleketinin işlerini bir üçüncü şahıs gibi tenkit eden ve sadece tenkit eden aydınlar grubu bir çeşit vebal altında kalmaktaydı.
Reklam
Her kültürel isteğin ardında bilinçdışı bir arzu yatar.
Sayfa 49 - MetisKitabı okudu
Freud, “İnsan, kendi arzularına tabi olduğu yalnızlık durumundan çok, yasaklarını bilinçli olarak kabul ettiği sitede özgürdür,“ diyen Spinoza gibi düşünür.
Sayfa 30 - MetisKitabı okudu
Kültürel insanın temel dramı ve çelişkisi budur işte. Ardında bıraktığını ileride arayacak, toplumsallaşmanın ilk adımı ile yitirdiğini toplumsallaşma sürecinde kapatmaya çalışacaktır. İşte bizi kültürel dünyada yol almaya iten nostaljinin, eksiklik duygusunun temeli budur.
Sayfa 135 - MetisKitabı okudu
Drama çatışmadır. Çatışma yoksa harekete geçen kimse yoktur; harekete geçen kimse yoksa kahraman da yoktur; kahraman yoksa bir hikaye de yoktur; hikaye yoksa senaryo da yoktur.
Sayfa 40 - AlfaKitabı okuyor
İnsanın hayatının akışını değiştirecek şeylerin ömrü boyunca iki ya da üç kez başına geldiğini öğrenmiştim. Biriyle karşılaşırız, bir yere gideriz ya da daha önce hiç yapmadığımız bir şey yaparız ve o anlar, bize yönelmemiz gereken yer ve yaşamamızda yapmamız gereken şey ile ilgili kılavuzluk eden ihtimallerdir.
Sayfa 15 - AlfaKitabı okuyor
662 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.