Önceleri iki ayrı kitap olarak yayımlanan roman, aldığı Bozkurtlar ismi ile bir arada tek bir kitap olarak okuyucu ile buluşturulmuştur. Kitap Bozkurtların Ölümü ve Bozkurtlar Diriliyor olmak üzere iki kitabın birleşmesiyle oluşturulmuştur.
Kitap üniversiteli bir grup gencin sohbet ederken içlerinden edebiyatçı olanın hikâyeyi anlatmasıyla başlıyor. Çin'e akın yapmak üzere yola çıkan bir grup çeri Kağanları Çuluk Kağan'ın ölüm haberini aldıktan sonra geri dönerler. Başa Çuluk Kağan'ın kardeşi Kara Kağan tahta geçer. Kara kağan abisini zehirleyen Katunla evlenir. Burada Katun'un içişlerine karışmasıyla içten kırılmalar başlar. Göktürkler zamanla güçsüzleşir. Çin'e yaptıkları son seferde yenilirler ve esir düşerler. Uzun yıllar Çin esaretinden sonra Kür Şad ve 40 yandaşı Çin Sarayına baskın yapar. Kitabın bu kısmında Türklerin esaret altında bile töresine nasıl bağlı kaldıklarını görüyoruz.
İkinci bölümde ise Göktürklerin İlteriş Kağanla birlikte dirilişine şahit oluyoruz.
Dokuz Oğuz, Kıtaylar ve Çin Hanedanlığı ile yaşanmış mücadeleler anlatılıyor. Bu bölümdeki karakterlerin çoğu ilk kitapta ölen karakterlerin çocukları ve torunlarıdır.
Tarihi gerçeklerle kurgulanmış bir roman. Kitabın içinde pek çok eski Türkçe kelime bulunuyor. Kitabın karakter sayısı çok fazla olmasına rağmen akıcı bir şekilde ilerliyor.
Delinse yer; çökse gök, yansa, kül olsa dört yan
Yüce dileğe doğru, yine yürürüz yayan.
Yıldırımdan, tipiden, kasırgadan yılmayan,
Ölümlerle eğlenen, tunç yürekli Türkleriz!