Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Mine Söğüt kalemi çok güçlü bir yazar. Okurken sizi öyle yerlere götürüyor ve öyle unutulmaz anlar yaşatıyor ki kelimeler kifayetsiz kalıyor. Bu kitapta da öyle oldu. Okurken yaşadıklarım, hislerim yazıya dökülecek türde değil fakat her kitabında olduğu gibi bunda da Söğüt'ten bahsetme isteğime karşı koyamadım. Dediğim gibi kalemi çok güçlü bir
Gergedan
GergedanMine Söğüt · Yapı Kredi Yayınları · 20192,786 okunma
464 syf.
1/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Kitabın 273.sayfasindayim. yani yarısını geçtim. Şu ana kadar mide bulandiranlar; cocuk istismarı, ensest, hayvana tecavüz... ve nobel alan kitap!!! Dümdüz olanları anlatan bi anlatım, edebiyat bunun neresinde? Bence bombok bi kitap. Başladım artık bitiricem. (Güncelleme) evet kitabı bitirdim... yazarın vermek istediği mesajlar var evet... kapitalizmin tren yolunun yapılmasıyla macondoya gelmesi, muz şirketi, işçilerin haklarini alamaması vs. "Muz cumhuriyeti" espirisi hepsine tamam. Olay örüntüsü harikaymış, büyülü gercekcilikmis, hepsine tamam. Ama ne olursa olsun, istediği kadar edebi değeri yüksek olsun, kitapta cok doğal bi anlatımla gecen, cocuk istismarı, ensest ve hayvanlara tecavüz konularını affedemiyorum. Ha şöyle bi yorum da var: "her ne kadar görmek istemesek de bunlar hayatta yaşanıyor, bunlar yok sayilamaz". Ben bu yoruma katılmıyorum. Yazar bunlari anlatsa bile bi yerde bunların dogru olmadığını hissettiren bi anlatımı olmalıydı diye düşünüyorum. 12 yaşında yeni ergenliğe girmiş bi kızın koca adamla evlendirilip, hayatından da memnun ve mutluymuş gibi anlatılması bana göre kabul edilemez... hele ki yaşanan o ensest ilişkiler... velhasıl bana göre degildi bu kitap. Ensest ilişkiler arasında toplumsal mesajlar okumak isteyen varsa okusun...
Yüzyıllık Yalnızlık
Yüzyıllık YalnızlıkGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202036,3bin okunma
Reklam
Çocuk istismarı korkunç bir suçtur, çünkü çocuklar ona karşı savunmasızdır.
Birini küçümsemek için hemen yaşı kullanarak "dünkü çocuk" demek, sık yapılan bir başka düşünce istismarı. Böyle söyleyerek, insanlara yaşları bizden küçük olduğu takdirde saygıyı hak etmedikleri, ne yaparlarsa yapsınlar kendilerinden yaşça büyük birinden akıllı olamayacakları, ondan daha başarılı bir iş yapamayacakları fikrini alayla ve aşağılamayla dayatmış oluyoruz ve bu ifadenin kendisi tek başına da ağır şekilde rencide edici.
Sayfa 120
Bir arkadaşım geçenlerde , “Karşında çocuk yok !” Tabirinin aslında çocuklar için ne kadar aşağılayıcı olduğundan bahsetti. “Senin karşında çocuk yok!” diyerek, çocuğa karşı her türlü muameleyi ,yalanı, sınırlarına müdahaleyi ,saygısızlığı , hatta istismarı da meşrulaştırmış oluyoruz aslında.
Sayfa 120Kitabı okudu
"Karşında çocuk yok!" tabirinin aslında çocuklar için ne kadar aşağılayıcı olduğundan bahsetti. “Senin karşında çocuk yok!" diyerek, çocuğa karşı her tür muameleyi, yalanı, sınırlarına müdahaleyi, saygısızlığı, hatta istismarı da meşrulaştırmış oluyoruz aslında.
Sayfa 120Kitabı okudu
Reklam
360 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabı okurken kendinizi okuyorsunuz aslında. Kendinizden şüphe edip bu kadar acıya insan nasıl sessiz kalır diyorsunuz. Töre,tarikat,çocuk istismarı... AZ ama anlattığı şey öyle çok ki..
Az
AzHakan Günday · Doğan Kitap · 201921,3bin okunma
Çocuk istismarı 1962 de İlk defa Henry Kempe tarafından ortaya atıldığı zaman bugüne kadar bu kadar göz önünde duran bir problemin nasıl atlandığını herkes hayretle görmüştür.
Dünya üzerinde çocuğa yönelik şiddet çalışmaları genel olarak çocuk istismarı başlığı altında incelenmektedir.Çocuk istismarı; çocuğa yönelik fiziksel, cinsel, duygusal şiddet uygulaması ve çocuğun ihmali olarak dört ana başlıkta değerlendirilmektedir.
Geri kalmış toplumlarda ise vatandaş devletten sonra, kadın veya çocuk aileden sonra gelir yaklaşımının yansımalarını en somut olarak mahkemelerden çıkan kararlarda görmek mümkündür.
Reklam
Tüm dünyadaki çocukların haklarını ortaya koymak ve bunların koruyabilmek için Birleşmiş Milletler'in 1989'da benimsediği ve yaygın olarak yaklaşık tüm ülkeler tarafından onaylanmış olan Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne Türkiye'nin ilk imza koyan ülkelerden birisi olması, bu sürede yeterince çocuk haklarının içselleşmemiş olması nedeniyle ilginç olduğu kadar düşündürücü bir noktadadır.
İlk çocuk olmak, gayri meşru çocuk olmak, sevilmeyen kayınvalide ya da kayınpedere benzemek.Bunlar ve benzeri nedenlerle çocuğa karşı olumsuz duyguların olması çocuğun dayak yemesine ve sürekli kötü muameleye maruz kalmasına neden oluyordu.
"Tecavüz eden erkek, geçmişinde istismara uğramış biri de çıkabiliyor. Ve ileride başka çocuklara bunu yaparken, aslında o yaşadığı travmayı defalarca yaşayıp kendisine yapılmış istismarı atlatmaya çalışıyor. Aslında her seferinde kendisine tecavüz ediyor. Amaç orada haz değil, travmayı atlatabilmek." "13-14 yaşındaki bir çocuk tecavüz etmeyi bilir mi?" diye soruyorum ve sosyal medyadan konu açılıyor. Sekiz yaşlarında birkaç çocuk okuldan gelmiş. Okulda bunlara pornodan söz eden biri olmuş ve internetten aramışlar. Sonra bu çocuklar orada izlediklerini birbirlerine ve kendilerinden küçüklere yapmaya başlamışlar. İnternet İle birlikte her şeyin ulaşılabilirliği artık daha kolay. Bu da çocuklar açısından bir risk oluşturabiliyor.
Sayfa 65 - Doğan KitapKitabı okudu
316 syf.
10/10 puan verdi
Dicle
Kitabın başında bir kız çocuğunun gözünden anlatıldığı için;çocuk istismarı diye başlamıştım.Ama Dicle'nin dünyası çok daha başka imiş.Devamını bekliyorum,Dicle nasıl baş edecek gelecek yaşamında...
Eflatun Kuşağın Peşinde
Eflatun Kuşağın PeşindeFergün Atalay · Doğan Kitap Yayınları · 202012 okunma
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.