......
II Dünya Savaşı'nda, Japonya'da yaşamış küçük bir kızın gerçek öyküsü anlatılmaktadır.
Atom bombası atıldıktan sonra radyasyondan etkilenen Sadako, tam 10 yıl sonra lösemiye yakalanır ve hayatını kaybeder. Ama o umudunu, hiçbir zaman yitirmez ve son ana kadar canlı tutar. Nasıl mı?
Japon geleneğinde "1000 tane turna kuşu yapanın dileği kabul olur. " inancına sımsıkı sarılarak.. Ve başlar, hastane odasında turna kuşlarını katlamaya..
Lösemi ağrıları bir taraftan, ailesinin gözlerinde gördüğü hüzün diğer taraftan, Sadako'nun her daim omuzlarındadır. Ama O, yine de pes etmez,
kokeşi bebeğine bakarak " İyileşeceğim. Ve bir gün, rüzgar kadar hızlı koşacağım, " der.
Her geçen gün turna kuşlarını yapmaya devam eder, taa ki son katladığı 644. turna kuşu kadar.. Sonrasında hayata gözlerini yumar.. ....... Çocuklar ölmesin......
İnsanlar ölmesin demiyorum
İstediğim ölümsüzlük değil
Ne kendim, ne başkaları için
İstediğim, çocuklar ölmesin
Çocukların ölümüne
dayanamıyormuşum demek
Hiç çocuğu olmayan, hiç çocukluğu olmayan
Hiç çocuklarla yaşamamış ben
Gözyaşlarım utancım değil
Daha önce de ağladığımı ansıyorum
Ey çaresiz
Neyin çaresini arıyorsun
Neyin çaresi var, neyin yok
Yaz bunları bir kenara
Bir gün belki bulursun çareyi
İnsanlar ölmesin demiyorum
İstediğim ölümsüzlük değil
Ne kendim, ne başkaları için
İstediğim, çocuklar ölmesin.
-Bir şey yap barış olsun.İnsanlar kin ve nefretten uzaklaşsın.Bombalar patlamasın, çocuklar ölmesin.
-Ohooo,bana neredeyse dünyayı düzelt diyorsun...
-Öyle.. Hadi bir şey yap..