Birinci kitabına bayılıp beklemeden ikinci kitaba sarıldım. Beğendim, fakat 2. Kitabı bitirdiğimde 3. Kitabı okuma isteği duymadım. Muhtemelen okumayacağım. Olaylar henüz bir sonuca bağlanmadı gibi bir şey, işler rayına oturmaya başladı ama olacakları bu kadar net tahmin edebiliyor olmak elimin üçüncü kitaba gitmesini engelledi.
Karakterler masumiyetlerini korumaya devam ediyorlar. Hala çok zarif ve nahifler. Kitabın yarısından sonra tam anlamıyla bir çift okuduk. Aralarındaki ilişkiye çok vıcık diyemem ama çok sade de değildi. Tatlıydı. Tabii gereksiz ayrıntılar da vardı. Mesela aynı evde yaşamaları.(Bence).
Baleye 1. Kitaptaki kadar yer verilmemişti ve bu durum beni oldukça üzdü. Bunun dışında 1. Kitap yorumumda 2. Kitapta Hazer'in hayatına karşı beklentilerimin olduğunu söylemiştim. Biraz bahsedildi ama yinede anılarını yeterince öğrenmedik. Sadece bir-iki olay okuduk. Bence yetersizdi.
Kitap gereksiz uzatılmış gibi hissettim ama durup düşününce aslında öyle bir durum yok. Sadece olayların bu kadar sürmesi ve hep bir çemberin etrafında dönüşümüz beni biraz bunalttı.
Güzeldi. Sade, akıcı dili vardı. Bir-iki rahatsız edebilecek yakınlaşma sahnesi vardı. Yorumun sonunda sayfa aralıklarıyla yazacağım. Ben kitabı okurken bunalsamda bir başkası bunalmayabilir. Bu yüzden eğer romantizm ve drama bağımlıysanız kesinlikle öneririm ama eğer değilseniz önermek konusunda kararsız kaldığım bir gerçek.
Yinede bir şans verebilirsiniz dostlarım. İyi okumalar diliyorumm.
Uyarı: Yakınlaşma sayfa aralıkları,
-476 ve 477 öpüşme sahnesi,
-518 ve 522 arası (dahili) duş sahnesi- Sadece diyaloglar okunursa rahatsız olmazsınız.