Kitap edebi bir kurgu değil bilimsel bir psikoji kitabı. Kişisel gelişim kitaplarıyla karıştırılıyor ama bu bir kişisel gelişim motivasyon kitabı değil yine de okurken kişisel geliştirme etkisi de var.
Bilmeyenler için belirteyim Adler bireysel psikoji ekolünün kurucusudur.
Bu kitap Alfred Adler in 1920 yılında Viyana halk
Şu aralar sanırım en çok önüme çıkan ileti başlığı bu.
"Burası insanların kitap okuyup fikir alışverişi yaptığı bir ortam."
"Aptal aptal iletiler paylaşmayın."
"Ne boş insanlarsınız ya, saçma sapan iletilerde ne buluyorsunuz anlamıyorum."
"1000 kitap bozdu eskiden böyle değildi."
Şimdi arkadaşlar,
"sen şimdi o çok kıymetli düşüncelerine dalacak ve kendi kafanda korkunç bir senaryo yazacaksın. sonra da inanacaksın kendi kendine yazdığın senaryoya. kafanın içinde beni bir yargılayacaksın, bir özleyeceksin. ama ben hayatıma devam edeceğim, kusura bakma."
kuvvetli bir alkış
34.
Yorgun düştüm yüreğim, en çok da kendime esir düştüm.
İnsan her savaştan sağ çıkamayabilir.
Hatta tüm mücadeleler içinde insanın en zor savaşı,
Kendiyle olandır.
İnsan bazen asil bir savaşçı,
Bazen rezil bir ortalık karıştırıcısı.
Bazen iyi bir muharebe ustası,
Bazen bir köleden fazlası.
En çok yorulanın, en çok düşünen olduğunu
"... çünkü sevdim ve ben kalbiyle yaşayanlar zümresindenim ..."
Herkese merhaba.
İlk incelememi bir aşk romanına yazmış oluyorum böylece. Kitabın neredeyse tamamını alıntıladığım için boynumun borcuymuş gibi hissettim :)
İlk Nazan Bekiroğlu kitabım bu benim. Son da olmayacak sanırım.
Kitapta Tebriz'li bir tacir olan Setterhan ile Trabzon'lu Zehra'nin kavuşma hikayesini öğrenmek üzere Trabzon, Bakü, Tiflis,