Kelebeğin ömrü
Gülseren Hanım, Dr. Nüvit Hanım bir hasta gönderdi, "mümkünse hemen alıverin," diye rica etti. Şimdi onu gönderiyorum. Tamam Tuna, bekliyorum. Kapı vuruluyor ve içeri üç hanım giriyor. İkisinin ağlamaktan gözleri kızarmış. Biri ise şaşkın şaşkın etrafına bakınıyor. En yaşlı olan, elime bir kâğıt uzatıyor. Nüvit Hanım'ın bana
+35
Nihayet insanlık da öldu. Haber aldığımıza göre, uzun zamandır amansız bir hastalıkla pençeleşen insanlık, dün hayata gözlerini yummuştur. Bazı arkadaşlarımız önce bu habere inanmak istememişler ve uzun süre, 'Yahu insanlık öldü mü?" diye mırıldanmaktan kendilerini alamamışlardır. Bu nedenle gazetelerinde, 'Insanlık öldü mü?'
Reklam
RAB'DEN KORKUYOR MUYUZ?
Bu bölümün başlığı muhtemelen pek çok Hristiyan'ın üzerinde çok az düşündüğü önemli bir konuyu ortaya koyuyor. Üzerinde ne kadar da az düşünülse, bu (zarar görme pahasına göz ardı ettiğimiz) oldukça önemli bir konudur. Kutsal Kitap'ın Rab korkusu hakkında söyleyeceği çok şey vardır, ancak Hristiyanların büyük bir çoğunluğu bu kavramı
Sayfa 99 - GDKKitabı okudu
Svabhavakripana Adlı Brahmanın Masalı
Şehrin birinde Svabhavakripana adında bir Brahman yaşarmış. Dilenerek elde ettiği yemeğinden arta kalan bulgurlarla dolu bir çanağı varmış. Onu her zaman duvardaki çiviye asar, altındaki yatağa uzanarak sabit bir bakışla ona bakarmış. Bir gece şöyle düşünmüş:'Bu çanak ağzına kadar dolu. Eğer kıtlık olursa bununla yüz rupi kazanırım. Onunla bir çift keçi alırım. Onlardan altı ayda bir doğacak yavrularla keçi sürüsüne sahip olurum. Keçileri satar inekler alırım, ineklerle dişi mandalar, mandalarla da kısraklar satın alırım. Kısraklardan çok sayıda atım olur. Onları satarsam çok sayıda altınım olur. Altınla dört odalı bir ev alırım. Sonra Brahman'ın biri evime gelir, evlenmek üzere genç ve güzel kızını bana verir. Ondan bir oğlum olur, ona Somaşarman adını veriririm. Emekleme zamanı geldiğinde elime bir kitap alıp ahırın yanında onu okurum. Beni gören Somaşarman annesinin kucağından atlayıp ahırın yanında duran bana gelir. Ben karıma "Çocuğu iyi tutsana," diye öfkeyle bağırırım. O ev işleriyle meşgul olduğundan beni işitmez. Ben de yerimden kalkıp ona tekme atarım.' Derin düşüncelere kapılmışken öyle bir tekme atmış ki çanak kırılmış, üzerine serpilen bulgurlarla bembeyaz olmuş.
Sayfa 239Kitabı okudu
"Çoğu çalışanım gibi olmadığını, odamın olduğu koridordan sana bir oda verdiğimde anlamalıydın. Başımı sallarken kadehi alıp geriye yaslandım. "Büyük cesaret doğrusu." Ne demek istediğimi sandı bilmiyordum ama, "Sana güvenmemem gerektiğini mi söylüyorsun?" demişti. Bakışlarının hem nasıl ilgili hem de nasıl rahatsız edici olduğunu anlayamıyordum. "Hayır," derken bacak bacak üstüne atarak daha rahat bir şekilde oturdum. "Sadece sizin demenizle daha yeni mezun olmuş ve yabancı birini yönetici katında çok güzel bir pozisyona koymanız, büyük cesaret göstergesi demek istiyorum.
Sayfa 134 - Parola yayınlarıKitabı okudu
İNSANLIĞIN ÖLÜMÜ!
Nihayet insanlık da öldü. Haber aldığımıza göre, uzun zamandır amansız bir hastalıkta pençeleşen insanlık, dün hayata gözlerini yummuştur. Bazı arkadaşlarımız önce bu habere inanmak istememişler ve uzun süre, 'Yahu insanlık öldü mü?' diye mırıldanmaktan kendilerini alamamışlardır. Bu nedenle gazetelerinde, 'İnsanlık öldü mü?'
Sayfa 255 - İletişimKitabı okuyor
Reklam
380 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.