Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kimse bizim çektiğimiz acıları gerçekten bilmiyor. Kimbilir büyüdüğümüzde, şimdiki acılarımızı ve üzüntülerimizi saçma bir şeymiş diye hatırlayacağız belki. Ama yetişkin olana kadarki bu uzun ve can sıkıcı dönemi nasıl yaşamamız gerekiyor? Bunu kimse söylemiyor. Kendi hâline bırakmaktan başka çaresi olmayan kızamık gibi bir hastalık mı acaba? Ama kızamıktan ölenler, gözlerini kaybedenler de var. Kendi hâline bırakmak olmaz. Her gün böyle bunalıma girip, sinirlensek de aynı zamanda yoldan çıkarak geri dönüşü olmayan bir hâle gelen ve hayatları mahvolup altüst olan insanlar, intihar edenler var İntihar ettikten sonra insanlar, “Ah, biraz daha yaşasaydı anlayacaktı ama. Biraz daha büyüdüğünde kendiliğinden anlayacaktı," diye üzüntülerini dile getirseler de olmuyor, keşke mevzubahis kişinin yerine kendilerini koysalar. O zaman o kadar acıya rağmen yine de sonuna kadar direnip, insanlardan bir şeyler duymak için kulak kabarttığında sadece kesin uçları olmayan doğrucu öğütler ve yatıştırıcı sözlerin tekrarlarıyla karşılaşmanın, biz gençleri ne kadar utanç içinde yolun yarısında terk edilmiş gibi hissettirdiğini görebilirler. Biz sadece geçici heveslerin, ânı yaşamanın peşinde değiliz ama çok uzaktaki bir dağı işaret edip, "Oraya kadar giderseniz, göreceksiniz," diyorlar. Pek tabii ki bunda da doğruluk payı olduğunu biliyoruz ancak sanki şu an çok kötü bir karın ağrın olmasına rağmen ağrıyı görmezden gelip, "Hadi biraz daha dayan. Dağın tepesine çıkınca tamamdır," gibi bir şey öğütlüyorlar. Kesinlikle biri yanılıyor. Kötü olan sizsiniz.
"-Şimdi bana en son sayıyı söyle bakalım. -Yani?Ben...sonuncu derken neyi kastettiğini anlamıyorum. -Bilirsin işte, sonuncu en yüksek,en büyük. -Ama I,bu çok saçma. Bir kere, sayıların sayısı sonsuzdur,sen hangi sonuçtan bahsediyorsun? " "Peki sen hangi son devrimden bahsediyorsun?...devrim sonsuzdur.Son çoçuklar içindir, çoçuklar sonsuzluktan korkar, çoçukların geceleri rahat uyuyabilmesi için gereklidir bu. "
Reklam
" - Saçma bir teorim var, sarmaşıklar hakkında. Sarmaşıkları doğanın örtüleri gibi düşünüyorum. Ağaçların gövdelerini kaplayıp onların kabuklarını örtüyorlar. Binalara dolanıp çatlaklarını örtüyorlar ama bir şeyleri gizlemelerinin bazı bedelleri var. + Peki teorin nedir? - Teorim şu ki eğer dışarıya güzel, sorunsuz bir görüntü sunmak istiyorsan sarmaşığın sana dolanmasına izin vermen gerekir. Sarmaşık sana bir kez dolanınca onun altında kalanı yavaş yavaş unutmaya başlarsın. Ya da en azından unutmuş gibi yaparsın ve dışarıdan her şey güzel görünür. Oysa sarmaşığın altında çürüyorsundur ve en sonunda sen de ölürsün, sarmaşık da ölür. Bu da yaşanan bir çok şeyin özetidir diyebiliriz.
Sayfa 206Kitabı okudu
Erken uyandım; hiçbir plan yapmadan sokağa indim. Düş görürcesine etrafı gözlemliyorum. Düşünür gibi görünüyorum. Ve hafif bir heyecan pusu saçma bir şekilde içimde kabarıyor; dışarıda dağılan sis, adeta usulca içime sokuluyor. Birden istemeden hayatım hakkında düşünürken buluyorum kendimi. Fark etmemişim ama olmuş bir kere. Görmekten ve duymaktan başka bir şey yapmadığımı sanmıştım ben, bu aylıkça gezintinin başından beri, dışarıdan aldığı görüntüleri yansıtan bir alet, gerçekliğin karaltılar yerine renk ve ışık olarak belirdiği beyaz bir ekran demiştim kendime. Ama bilmesem de, çok daha fazlasıymışım. Aynı zamanda kendi kendini reddeden insanmışım ve böyle soyut düşünmem de başlı başına reddetmek demekmiş. 
Yatağa girdiğimde anlamsız bir korkuya kapılıyorum, sanki kimsem yokmuş, ölsem kimsenin haberi olmayacakmış gibi. Çok saçma ama annem öldüğünden beri geceleri böyle hissediyorum kendimi.
Dostumla samimi bir konuşma
Genç değil, hatta yaşlı bile sayılır, pek güzel de değil, ama güzelliği sevmek ne aptalca, ne saçma şeydir zaten! Bunu anlayamıyorum, o kadar aptalca bir şey ki (bunu sanki çok yeni, olağanüstü bir gerçeği biraz önce keşfetmiş gibi söylüyordu)
Reklam
SEVGİLİMİ ELİMDEN ALDILAR Sevgilini bir başkasına nasıl kaptırırsın, elinden nasıl alırlar? Birilerine kızıp suçlu aramak yerine, en güzeli bunu neden yaşadığınızı bulmaya niyet edelim. Bu kitapta olaylara enerji ve farkındalık boyutundan bakmaya çalışıyorum. Söyleyeceklerim ilk başlarda işinize gelmeyebilir. Tepki gösterebilirsiniz. Bu sizin
EN SERT SINAV: AŞK ACISI Giden kişinin gitmesinin sebebi, bana bağımlılıklarımı, zayıflıklarımı göstermek içindi. Rabbimi unuttuğumu hatırlatmak içindi. Birçok kişinin hayata başlarkenki hayali garanti bir iş, çocuklar, emeklilik, cinsellik vs. idi. Yani uykuda gelip, uykuda gitmekti. Birine âşık olup bir ilişkiye başlamak ve daha sonra o
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.