Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Babam akıllı, basiretli bir adamdı. Sonumun neye varacağını önceden gördüğü için bana çok ciddi uyarı ve nasihatlerde bulundu. Bir sabah, çekmekte olduğu damla hastalığı yüzünden dışarı çıkamadığı odasına çağırdı beni. Ve çok yumuşak bir dille öğütler verdi. Salt macera isteği dışında hangi sebeplerle baba evinden, doğup büyüdüğüm, rahat, mutlu bir hayat sürebileceğim, mal mülk sahibi olabileceğim vatanımdan ayrılıp gitmek istediğimi sordu. Ancak umutsuz insanların ya da çok büyük servet sahibi olmak isteyenlerin, alışılmışın dışına çıkıp uzak diyarlarda macera ve şöhret peşinde koştuklarını söyledi. Böylesi bir tutumun benim gibi birinin ya çok üstünde ya da çok altındakilere has bir şey olduğunu; benim için en uygun olanın ise vasat yani orta yolu tercih etmek olduğunu söyledi. Uzun tecrübeleri sonunda dünyadaki en iyi, insan mutluluğuna en uygun yaşama tarzının, bu orta yol olduğunu; böylece alt tabakadakilerin ağır çalışma ve yaşama şartlarından uzak kalabileceğim gibi üst tabakadakilere özgü gurur, kibir, lüks, ihtiras ve hasetten de azade olacağımı ifade etti. Bu mutluluğun değerini anlamak için şu tek şeye bakmak bile yeterliydi: Böyle bir hayat bütün insanların imrendiği hayattı; Krallar, büyük şeyler yapmak için yaratılmış olmalarının can sıkıcı sonuçlarından yakınıp dururlar ve de iki aşırı uç; süflîlik ile büyüklük arasında bir yerde olmanın özlemini çekerlerdi. Âkil insanlarsa ne fakir, ne de zengin olmayı isterler, sadece ortalama bir yaşam tarzına sahip olmanın gerçek mutluluk olduğunu bilirlerdi.
DORIAN GRAY'İN PORTRESİ
Anlatması zor. Birini çok sevmişsem, adını asla başkalarına söylemem. Onlara ait bir parçayı başkalarına teslim ediyormuşum gibi gelir bana. En basit şey bile gizlendiğinde güzelleşir.
Reklam
Her şey gibi sevmek de parası, vakti, az çok rahatı olan insanlara mahsus bir imtiyazmış.
368 syf.
2/10 puan verdi
Olmasa da olur dediğim o kitap
Serinin ilk iki kitabı gerçekten güzel ve sürükleyiciydi özellikle ilk kitabı oldukça güzel bir kurguya sahipti. 3. kitaba başladığımda kitaba dair hayal kırıklıklarım da başlamış oldu. Son iki kitap olmasa da olurdu. Özellikle üçüncü kitapta Ateş hiç kendi gibi davranmıyordu. Tanıdığımız Ateş değildi. 4. kitabın %90'ı affetmek için olan kısımdı ama bir aksiyon yoktu. Hare'nin bebek mevzusu da gereksiz uzatılmıştı. Hare son kitapta tek işlevi her şeye itiraz etmek olan salak bir kız gibi gösterilmişti. Alya da o kadar sevilen bir karakter değildi ama ihanet etmesi saçmaydı çünkü üçüncü kitapta Hare ile bir iş birliği sağlamışken tekrardan eski haline dönmesi hatta abisine de zarar getirecek bir ihaneti gerçekleştirmesi Alya gibi iğrenç birine bile yakışmıyordu. Çok masummuş gibi herkesin onun arkasından üzülmesi de anlamsızdı. Creff'in kaleye giderse Yasemin'i ele vereceğini kavrayamaması 5 yaşında çocuk olduğunu gösteriyor zannımca. Koca 4 kitap boyunca Hare'nin bir vasfa sahip olmak için o kadar fazla fırsatı vardı ki! Kraliçeliği saçma bir şantaja bıraktı, liderliği bıraktı ve bu görevleri yaptığı süreç boyunca ve sonrasında ne hikmetse hiçbir yerde sözü geçmiyor! Sofia daha güçlü bir karakterdi en azından bir şeyler için çabalıyordu. Emel gibi sümsük birine bile bir şey yapamadı Hare! Daha söyleyecek o kadar şey var ki son kitap hakkında ama kısaca özetlemek gerekirse benim için hayal kırıklığıydı.
His 4: Son Alacakaranlık
His 4: Son AlacakaranlıkDuruMavii · Epsilon · 0158 okunma
246 syf.
6/10 puan verdi
Veronica King aşkın ne olduğunu bildiğini düşünüyordu. Ancak tüm hayallerinin yerle bir olması için tek bir ticari anlaşmayi duyunca düşüncesi yerle bir oldu. Her şey nişanlandığı gece berbat oldu. İşte o zaman Clayton'ın çok zengin babasıyla bir anlaşma yaptığını öğrendi. Evlilikleri karşılığında bir takas. O da nişanı terk edip gitti. Yıllar sonra babasının ölümüyle Veronica, King Estate'e geri dönmek zorunda kalır. Ve bu sefer Clayton'a karşı herhangi bir şey hissetmiyor. Bakalım neler olacak.
The Tycoon
The TycoonMolly O'Keefe · ‎CreateSpace Independent · 20182 okunma
Yeryüzü, mühendislerin kesin delillerle ispatladığı gibi felekler âlemi karşısında o kadar küçüktür ki, sanki daire içinde bir nokta olup onun büyük bölümünü ya su kapladığından ya da aşırı sıcak veya soğuk sebebiyle yerleşilemez durumdadır. Kara parçalarının tümü ise yer kürenin oldukça küçük bir bölümünü oluşturmaktadır. Bununla birlikte,
Reklam
131 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
“Saçma tiyatro’ geleneğinden beslenerek yaşamın absürdlüğünü, birey-birey, birey-aile, birey -toplum iletişimsizliğini vurgulayan birbirinden güzel öykülerle selamlıyorum sizi. “Elalem örgütünün” dayattığı otoriteyi ve kabuğunu kıramamış bireyin içsel şartlanmalarını ironinin dayanılmaz hafifliği ile kuşatarak nahif ama çarpıcı cümleleriyle yerle yeksan eden Jane Bowles ile… Niceliğin değil niteliğin öne çıktığı, rüzgarı yazmanın acı verici hazzından menkul öyküler. Okumaktan en çok keyif aldığım Araf’tan “ikilemler” dünyasından seslenmiş bize. Düş ile gerçeğin, dişil ile erilin, günahın baştan çıkarıcılığı ile arınmanın kefaretinin ve daha nicelerinin dualitesinden … Demem o ki bunca edebi yeteneğine rağmen hayatı boyunca bir roman (Ağırbaşlı İki Hanımefendi), bir oyun (Yazlık Evde) ve bu kitaptaki altı kısa öykü harici bir şey yazmayan, tasarladığı iki romanını da tamamlayamadan felç geçiren Jane Bowles’ın literatüre armağan ettiği eserleri ıskalamayalım.
Açık Havada Bir Gün
Açık Havada Bir Gün
Açık Havada Bir Gün
Açık Havada Bir GünJane Bowles · Metis Yayıncılık · 200513 okunma
"bir kadına her şey, kar bile çok yakışıyor, yaraşıyor."
Nedense mutlu olduğum zaman sonra çok kötü bir şey olucakmiş gibi hissediyorum.Neden?
Kendime çok üzülüyorum, hiçbir şey istediğim gibi olmadı..
Reklam
ve çok geçten daha kötü bir şey yoktur hayatta
yalnız kalmaktan daha kötü şeyler de vardır hayatta ama genellikle bir ömür alır bunun farkına varmak o zaman da çok geçtir ve çok geçten daha kötü bir şey yoktur hayatta
Sayfa 98 - ParantezKitabı okudu
Mutluluk
Kolay şey değildir mutluluk, Kendimizde bulmak çok zor, Başka yerde bulmak imkansızdır.
Nicolas Chamfort
Nicolas Chamfort
"aramızda pek çok şey olmasaydı birbirimize şimdikinden daha yakın olurduk."
Sayfa 61 - can yayınları. nisan, 2024.Kitabı okuyor
"Her şey çok güzel olacak' masalı yerine, 'kötü şeyler de olacak ama yanında olacağım' samimiyetini seviyorum." - M. Keyes
Bir mahpusu dünya ile hiç alakası olmayan bir zindana kapamak ona en büyük iyiliği yapmaktır. Onu en çok yere vuran şey, hürriyetin elle tutulacak kadar yakınında bulunmak, aynı zamanda ondan ne kadar uzak olduğunu bilmektir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.