Çok tanıdık..
Luther ayrıca İncil’i
Almancaya çevirerek, yazılı Alman dilinin temelini atmış oldu.
Böylece herkes İncil’i okuyabilecek, herkes kendi kendisinin
rahibi olabilecekti.
- Kendi kendisinin rahibi olmak mı? Biraz abartılı olmuyor
mu bu?
- Luther’e göre rahipler Tanrı karşısında diğer insanlardan daha ayrıcalıklı bir konuma sahip değildiler. Protestan cemaatlerde de ayinleri yönetmek, kilisenin günlük işlerine bakmak amacıyla rahipler bulunurdu, ancak Luther’e göre insanın Tanrı‘nın affını elde edip günahlarından kurtulması için
kilise törenlerine ihtiyacı yoktu. İnsan Tanrı‘ya inanmak suretiyle Tanrı‘nın affını “bedavadan” elde ederdi. Luther bu
sonuca İncil’i okuyarak varıyordu.
Ona bakarken, çok tanıdık birini görüyormuşum onu biliyormuşum duygusuydu bu.
Sayfa 21Kitabı okuyor
Ona bakarken ,çok tanıdık birini görüyormuşum,onu biliyormuşum duygusuydu bu.Bana benziyordu. 
Masumiyet Müzesi
Geçmiş ya da gelecek farketmez her daim aynı olan sistemler...
Yazar romanı 1945 yılında sistemsel bir eleştiri şeklinde yazmıştır. Başlangıçta tek bir hedef ve eşitlik için yola çıkan tüm hayvanlar birlik içindeyken, kurnaz bir iki hayvan zekice davranış ve stratejilerle başa geçip hayvaları insanlardan daha çok sömürmeye başlamış sonrasında kendilerini üstün tutmaya başlamışlardır. Sizce de çok tanıdık değil mi? 1945'te yazılan eleşitiri niteliğindeki bu kitap günümüzde dünyadaki çoğu sistem için hala geçerli.. Sömürgecilik, kurnazlık, kazanma hırsı hepsi dünya kurulduğundan beri var ve devam edecek. Bu tarz kitaplar ve yazarları da büyk öngörüleriyle her zaman kitaplarıyla yaşayacaklar.. 
Hayvan Çiftliği
Çok tanıdık geldi:)
Sokakta giderken,
Kendi kendime
Gülümsediğimin
Farkına vardığım zaman
Beni deli zannedeceklerini düşünüp
Gülümsüyorum.
Sayfa 215Kitabı okuyor
"Tanımadığım bir şeyler çalıyor. Hoşuma gidiyor. Çünkü artık sırf tanıdık geldiği için izleyemediğim filmler, bakamadığım fotoğraflar, dinleyemediğim şarkılar var. Eskiden yoktu. Temas ettikçe, hepsi anlamlarının ötesinde başka anlamlara bürünüyorlar. O kadar çok bölüyorlar ki beni, zamanın içine, geçmişe doğru dağılıyorum. Akıl, fikir, kafa, göz, akson, nöron, örs, çekiç, üzengi... dağılmayın. Dağılmayın!"
Çok tanıdık geldi .
Cihanı ellerinde tutan kara cahiller,
Kendilerini pek de , akıllı zannederler .
Onlar çıtıf çarşısı kibirli insanlardır.
Kendilerinden başka, herkese kâfir derler .
Çok tanıdık ..
Ama kalbimin kapalı olduğunu hissettim, gülümsemesine karşılık bile vermedim.
Sayfa 96 - Can yayınlarıKitabı okuyor
