Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Colin Powell
Başarının bir formülü yok. İyi hazırlanmanın, çok çalışmanın ve başarısızlıklardan öğrenmenin dışında.
Sayfa 65 - Maviçatı Yayınları, 3.Basım, NE MUTLU TÜRK ÜM DİYENE!Kitabı okudu
Bir süre önce, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell bir konuşmasında Türkiye'den İslami Cumhuriyet diye bahsetmiş ve daha sonra bunun dil sürçmesi olduğu ileri sürülmüştü. Powell sıradan bir taşralı Amerikan politikacısı değildir. Genelkurmay Başkanlığına kadar yükselmiş ve bundan dolayı Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türkiye ile uzun yıllar değişik boyutlarda ilişkisi olmuş bir asker-siyasetçidir. Powell'ın Türkiye'den bahsederken yanlışlıkla İslami Cumhuriyet diye bahsetmesi mümkün değildir. Powell kafasındaki ve dosyasındaki bir projeden bahsetmiştir. Ancak Powell'ın ifadesinin bir tesadüf olmadığını gösteren bir başka açıklama da ABD'nin önde gelen siyasal stratejistlerinden Samuel Huntington'dan gelmiştir. S. Huntington, Le Point dergisine verdiği demeçte, Türkiye'nin Avrupa Birliği yerine etkili ordusuyla, hayli iyi işleyen demokrasisi ile İslam dünyasının liderliğine oynaması gerektiğinin altını çizmiş ve "engin bilgisi ile!" eklemiştir: "Atatürk'ün ortadan kaldırmak istediği ama başaramadığı İslam mirasıyla bütünüyle yeniden barışmayı kabul eden" Türkiye, kendisine yeni bir misyon aramalıdır. Yine tanınmış Amrikalı stratejist Fukuyama, Türkiye'nin AB üyeliğini mümkün görmediğini, bunun ABD ile Meksika arasındaki sınırın kaldırılması kadar ihtimal dışı olduğunu vurgulamıştır. Son dönemde Washington'da resmî politika olan Türkiye'nin AB tam üyeliğine olan destek devam etmekle birlikte gittikçe daha fazla "AB üyeliği dışında çözümler de aranmalıdır." yaklaşımı dillendirilmektedir.
Reklam
5 Şubat 2003 tarihinde Amerika'nın Afrika kökenli ilk Dış İşleri Bakanı Colin Powell, BM Genel Kurulu'nda simülasyon eşliğinde konuşmuş ve Saddam Hüseyin'ın kimyasal silah ürettiğine dair "kanıtlar" sunmuştu. 19 Mart 2003 tarihinde başlatılan Irak işgalinin yasal dayanağını bu konuşma oluşturmuştu. Powell, 2005 Eylül ayında "kimyasal silah" iddiasının doğru olmadığını açıkladı. "Yanlış istihbaratla" yönlendirildiğini iddia ederek suçu istihbaratın üzerine attı. Kimin yalan söylediğini bilemiyoruz. Ancak Powell'in itirafı sonucu değiştirmiyor. Bugün Ortadoğu'daki gelişmeler onun söylediği yalanın üzerine bina edildi. Dünya halkları kandırıldı.
İddianamede geçen laikliğe karşı diğer suçlardan bazıları şunlardı: Erdoğan'ın Türkiye'ye Müslüman bir toplum olarak atıf yapan konuşması; ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın Türkiye'yi ''ılımlı İslam cumhuriyeti'' olarak tanımlayan konuşması; Erdoğan'ın ABD'nin ''Büyük Ortadoğu Projesi'ne'' katılması ki iddianamede bu ABD'nin bölgede ılımlı İslam rejimleri kurma projesi olarak tanımlanıyordu.
İki yıl sonra İspanya'daki Alman birliklerinin komutanı Wolf- ram von Richthofen Madrid'deki zafer kürsüsünde Franco'ya eşlik eder: Hitler ileriki günlerde girişeceği dünya savaşının provasını İspanyolları öldürerek yapmıştır. Uzun yıllar sonra, Colin Powell New York'ta, Birleşmiş Millet- ler'de, Irak'ın muhtemel yok edilişini haber veren bir konuşma ya- par. O konuşmasını yaparken, salonun uzak tarafı görünmez; yani Guernica görünmez. Duvarı süsleyen Picasso'nun tablosunun röр- rodüksiyonunun üzeri kocaman mavi bir kumaşla kapatılmıştır. Birleşmiş Milletler yetkilileri, yeni bir can pazarını ilan ederken onun en uygun dekor olmadığına karar verdiler.
Sayfa 301Kitabı okudu
"insanlar merak dışında her yerde bir lider olarak sizi izliyorlarsa mükemmel bir şey başarmışsınız demektir." -COLIN POWELL
Reklam
Gerçekten değişmemiş birLEŞmiş Milletler...
Colin Powell: "İsrail devleti 50 yıl önce kurulduğu andan itibaren Birleşik Milletler İsrail ile sürekli bir ilişki içerisindedir. Ortak normaller ve değerler vasıtasıyla sonsuza kadar birbirine bağlı iki devlettir ve bu hiçbir zaman değişmeyecektir." 25.11.2003
“Bir hayal, sihir yoluyla gerçeğe dönüşmez; ter, kararlılık ve sıkı çalışma gerektirir.” — Colin Powell
Sayfa 33
Küfür tek millettir...
Colin Powell şöyle diyor: 'İsrail devleti 50 yıl önce kurulduğu andan itibaren Birleşik Milletler İsrail'le sürekli bir ilişki içerisindedir. Ortak normlar ve değerler vasıtasıyla sonsuza kadar birbirine bağlı iki devlettir ve bu hiçbir zaman değişmeyecektir."
Geçmiş, şu an ve gelecekte değişmeyecek olan lanet olası dünya gerçeği!
Dünya yeni bin yıla kan ve gözyaşı ile girdi. Afganistan' da ve Irak'ta akan kan durmak bilmiyor. Küresel sermaye baronları, çıkarları için çok rahat en acımasız savaşları göze alabiliyorlar. Uluslararası hukuk bir yana, en temel insani değerler bile kolayca yok sayılabiliyor. Filistin ve Lübnan diken üzerinde... Parmaklar tetiklere
Sayfa 258
46 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.