Safiyane bir iyimserlik gösterisi yapmaktan nefret ederim. Bu yüzden söylediklerimin ancak bazı menfi oluşumların ayan beyan ortaya çıkması halinde anlaşılır özellikte olduğunu biliyorum.
Öyleyse bir yetkilinin veya bir siyasi liderin eğri konuşup konuşmadığını anlamak için onun doğru oturup oturmadığına bakmamız gerek. Ne kadar eğri oturuyorsa, o kadar doğru konuşma ihtimali vardır.
Reklam
Atasözüne Özel'ce yaklaşım
"DOĞRU OTURDUĞUMUZ ZAMAN EĞRİ KONUŞUYORUZ" Çünkü bu sözlerden sonra anlam karışıklığı daha da artıyor; eğer çıplak haliyle atasözü biraz muğlâk idiyse şimdi büsbütün muğlâklaştı. Yani birini kıskansak, düşmanlık duysak veya ona özensek, sevgiyle yaklaşsak da doğruyu söylemeliyiz. Hiç tatmin edici bir açıklama değil. Birbiriyle ilişkilerimiz bozuk (eğri) olsa da, onunla sözlerimiz düzgün (doğru) olmalıdır diyorsak bu öğüt bize ders vermekten, bizi daha çok öğrenmiş kılmaktan ziyade bizi daha kararsız ve daha ne yapacağını bilmez hale sokuyor.
Temelcilik (fundamentalism) Türkiye için bir öcü olmaktan çıkmalıdır. Türkiye'nin temelcilikten uzak durma çabası, bugün olduğu gibi, kendini kendinin gulyabanisi haline sokma tuhaflığına varmaktadır.
Demek ki insanın zihin etkinliklerini sadece hayatta kalmak üzere harekete geçirilenler ve insanın dünyada bulunuş sebebini kavramak üzere harekete geçirilenler olarak ikiye ayırabiliriz.
"Düşünceler mi değiştiriyor dünyayı, yoksa düşüncelere rağmen bazı değişmeler gücünü kabul mü ettiriyor? "
Reklam
189 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.