Kokunla başlayan ibadetimin farz namazına
duruyor, kıblem gözlerin diye taşlanıyorum
İçinde sen olan kelimelere sarılıyor
bütün cümlelerde kokunu arıyorum
Mecnunca peydahlanmış,
Ferhatça süregelmiş koyu bir gelenek
Ucuza gideceğini bildiğimiz halde
pazarlık payına kendimizi koyduğumuz
Sevdikçe değer kaybettiren derin bir tutkudur aşk
Duyguları istismara uğramış bir kız
çocuğunun korkularında aradım seni
Belki bir çocuk veremedim sana
ama hep çocukça sevdim seni
Her fırça darbesinde sen olan
bütün tablolarımdaydın
Ben hep bizi çizerdim
Sen hep biraz eksiktin Diego
Rakımı yüksek uçurumları bir ayağı kırık
şövalede gözlerinin en tepesine çiziyorum
ne zaman niyetlensem ölmeye,tebessümlerine
ayağım takılıyor, kirpiklerinin en karasına düşüyorum
Hasadı gecikmiş zamanlardan içi elem
dolu kaç hatıra varsa bana payidar
uzakları sen olan yolların nasırlı mesafelerine
gizledim, biliyorum dönmeyeceksin
Seyir defteri olmayan yıldızlara
ülkemin kapılarımı açmış
Kokusunu senden almış baharlar
götürmüşüm bir ülkeden ötekine
Şimdi ölen annem de biliyor
alzaymır olan babam da kimi sevdiğimi