Duygu Akıncı

Duygu Akıncı
@datiil
İstanbul
İstanbul
13 reader point
Joined on November 2018
Kalp, kırılıp yapışa yapışa Frankenstein gibi bir şey oluyor. İnsan desen değil canavar desen değil. Ama evlat gibi bir şey yine de ne yapabilirsin ki?
Sayfa 7
Reklam
Bazı çirkinlikler varlık nedenlerini sonsuz güzelliğin derinliklerinde bulurlar.
392 syf.
·
Not rated
·
Read in 171 days
On Dakika Otuz Sekiz Saniye
On Dakika Otuz Sekiz SaniyeElif Şafak
7.9/10 · 5.6k reads

Reader Follow Recommendations

See All
Hayatın en yüce mutluluğu kişinin sevildiğine, kendisi olduğu için hatta kendine rağmen sevildiğine inanmasıdır.
Böyledir işte ezelden beri. Âşık olmayagörsün insan, atağa kalkar zaman. Eskisi gibi olamaz artık hiçbir şey, başlar dünya daha hızlı dönmeye.
Sayfa 188Kitabı okudu
Reklam
Birine inanmak ciddi iştir. Öylesine söyleyemezsin. İnanmak ciddi bir taahhüttür.
Sayfa 162 - Doğan KitapKitabı okudu
Susmayan seslerim var canım, yalnızlığa ne hacet
Ne kadar kazarsan kaz kendi çemberinde bir noktadasın
Avuç büyüklüğünde bir taş ve onu oyarak bir gitara dönüştürmeye çalışan Deniz, kendisini seyreden çocukların ilgisinden aldığı motivasyonla gitarın sapında olması gereken oyuntuyu vermek için küçük küçük vurdu darbeleri taşa sakince konuşurken: “İşte bizi de böyle şekillendirir hayat... Olmamız gereken şeye dönüşenilmek için küçük küçük darbelere ihtiyacımız vardır. Maalesef darbeler acıtır, büyürken acırsınız. Ama ancak acıyarak kendimizi bulduğumuzu kimse söylemez bize, belki de korkacağımızı sanırlar. Halbuki ruhumuz acıdıkça kabuğumuz soyulur... içimizdeki güzellik dışımıza çıkana kadar. Aynı taşın içindeki heykel gibi. “
Reklam
İyilik,ilk öğretilendi. Ancak gerçek değildi. Yaratılması olanaksız eserler gibi, iyilik de bilinen boyutlar dahilinde var olamayacak kadar hayaliydi. Ancak bir yerlerde iyiliğin olduğuna inanan ve defalarca hayal kırıklığına uğramaktan mahvolmuş olan insanların yersiz çabaları, kendilerini tanımalarını engelliyordu. Savaşlar,ihanetler ve yalanlar insana aitti. Ve pişmanlık ya da komşunun hayatını eleştirmek iyi olmaya yetmiyordu. Hiçbir şey, iyi olmak için yeterli değildi. Çünkü dünya ve insan eti, iyilikten yoksundu. İnsanlık çizginin diğer tarafındaydı. Ancak iyilik ve kötülüğü ayıran sınıra o kadar yakındı ki, iyiliğin ne olduğunu biliyor ancak hayata geçiremiyordu. Vicdan kelimesi ve duygusu, sınırı yakın olmaktan kaynaklanan bir sahtelikti. İnsan, iyiliğe yakın olan bir kötüydü.
Gökyüzünün derinliklerindeki takımyıldızlarla, ördeklerin bataklık çamurunda ayaklarıyla yaptıkları yıldızları birbirlerine karıştırıyorlar.
Biz kendimizden korkalım. Önyargılar, işte hırsızlar; günahlar, işte katiller. En büyük tehlikeler içimizde. Bedenimizi ya da kesemizi tehdit edenin ne önemi var? Sadece ruhumuzu tehdit edenden korkalım.
Sayfa 33 - Cilt 1Kitabı okuyor
%26 (455/1724)
Sefiller (Kutulu 2 Cilt Takım)
Sefiller (Kutulu 2 Cilt Takım)Victor Hugo
9.3/10 · 87.5k reads
Dorian Gray’in Portresi / Everest / 28. sf
Sözcükler! Tek başıma sözcükler! Ne korkunç şeylerdi! Ne kadar apaçık, canlı ve acımasız!
91 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.