Dış dünya ile ilgili olarak kurduğumuz içsel model çevremiz hakkında hızla fikir sahibi olmamızı sağlar.
Tıpkı bir kentte olduğu gibi beynin bir bütün olarak işleyişi de sayısız bileşenin birbiriyle bir ağ aracılığıyla kurdukları etkileşim sonucudur.
Sonuçta herhangi bir anda görme olarak deneyimlediğimiz şey gözümüze akan ışıktan çok, kafamızda zaten var olanlara dayanır.
Beyin, çevre koşullarının gereklerine ve vücudun yetilerine uyum sağlamak için devrelerini sürekli değişimden geçiren dinamik bir sistemdir.
“Her insan birçok kişi olarak doğar, tek bir kişi olarak ölür.”
Martin Heidegger
“Hayatın heyecanı kim olduğumuzla değil, kime dönüşme sürecinde olduğumuzla ilgili”
sabah uyandığınız andan başlayarak bir ışık, ses ve koku selinin hücumuna uğrarsınız; duyularınız dolup taşar. yapacağınız tek şey her gün orda olmaktır; düşünmenize ya da herhangi bir çaba göstermenize gerek kalmadan, dünyanın yadsınamaz gerçekliğiyle sarılmışsınızdır artık.
Sayfa 45Kitabı okuyor
anıların düşmanı zaman değil, diğer anılardır. her yeni olay, sınırlı sayıda nöronla yeni ilişkiler kurmak zorundadır. işin ilginç yanı ise solmuş bir anının size hiç de solmuş gibi gelmemesidir. bütün resmin karşınızda capcanlı durduğunu hisseder, en azından varsayarsınız.
Sayfa 28Kitabı okuyor
Zihin-Beden Problemi
Maddesel olmayan ruh fikrini hayal etmek kolay olsa da bu kavramı nörobilimsel kanıtlarla uzlaştırmak güçtür.
Sayfa 36 - DomingoKitabı okuyor
İşler şansa kalınca
İnsan beyni duygusal ilgi ve bilişsel uyaranlardan yoksun bir ortamda normal biçimde gelişemez
Sayfa 16 - DomingoKitabı okuyor