"Belki senin için İspanya mümkün. Avrupa'da, Batı Halifeliği'nin en batısında bir yer. Her iki din de iç içe yaşıyor burada. Fransa'dan gelmiş çok az Hristiyan öğrenci var orada. Müslümanlar Kordoba, Toledo, Sevilya gibi kentlerde büyük üniversiteler kurdular. Eğer bunlardan birinden mezun olursan tanınmış bir bilim adamı olursun."
"İran'a ulaşmak zor mudur?"
"Birkaç yıl tehlikeli deniz yolculuğu gerekir, önce deniz yolculuğu, sonra çok tehlikeli dağlarda ve çok geniş çöllerde kara yolculuğu yapmak gerekir."
Ahırdaki samanların üzerinde birkaç kedi yavrusu gördü. "Payına düşeni al" dedi çiftçi, belki birini alır beklentisiyle. "Hepsini vereceğim, karınlarını doyuramam."
Rob kedilerin burunlarının önünde bir ip parçası gezdirerek oynadı onlarla. Biri dışında hepsi neşeli ve hareketli kedilerdi. Fakat bir tanesi kendisine mağrur ve dik dik bakıyordu.
"Benimle gelmek istemez misin?" dedi o kediye Rob.
Bu kedi diğerlerinden daha sakin ve sevimli görünüyordu. Ama ona dokunmak isteyince hemen tırmaladı elini.
Bu davranışı Rob'u onu almaya yöneltti. Kedinin kulaklarına bir şeyler fısıldayarak yatıştırmaya çalıştı. Kediyi eline alıp tüylerini okşadı. Yavru kediden biraz önceki gibi bir hareket gelmeyince artık savaşı kazanmış olduğunu anladı.
"Bu benim işime yarar dedi" dedi çiftçiye, sonra teşekkür edip ayrıldı oradan.
Sadece şu kadarını söyleyeyim; bu tek dil, tek ulus, tek kültür prensibi, ülkedeki diğer dil, kültür, gelenek ve haklara karşı her zaman son derece tahammülsüz, önyargılı, düşmanca, ve saldırgan oldu.
He smiled, put his hands on the back of her neck, fingers in her hair, and leaned in to press his forehead against hers. He'd told her before that he did it to take away half her sadness, half her headache, half her nerves as she'd got on the train to Cambridge for her interview. Because half less of a bad thing meant there was room for half good.
Peyami Safa... Her kitabının Yalnızız gibi olmasını bekleyerek öyle hatalara düşüyorum ki...
Safa'nın dilini çok seviyorum, insan analizlerini de hakeza. Ancak bu kitap, geçliğinde yazmış olduğundan mütevellit ne teknik açıdan ne tema açısından beklentilerinizi karşılayamayacak. Kurgu oldukça sathi kalmış.
Resmen parmağını yüzünüze doğru