İslam'da kadın...
İslam'da kadın Merhamet abidesidir.. Şefkat ocağıdır.! Eğitim yuvasıdır.. İlk öğretmendir..!
Neden bilmiyorum, sevdiğimiz insanlara iltifat ederken çok cimriyiz. İyiyi güzeli söylerken dilimizde kat kat kilitler, kötüyü söylerken hep bir kusma fiili içindeyiz. Oysa güzel bir iltifat aldığı zaman gözleri kocaman açılan kadının güzelliğini hangi kozmetik firması vaadebilir ki? Takdir gören bir adamın gülüşü hangi diş macunu reklamında var? Aldatma oranlarının bu kadar artmasının arkasında da bu eksiklik var bana göre. Karısından ya da kocasından duyamadığı şeylerin peşinde koşan insanların intiharları gibi biraz da bu aldatmalar. Belki bu defa düştüğüm o "değersizlik" çukurundan bir kaç tılsımlı şey ile çıkabilirim çırpınışı. "Belki bu defa birisi gerçek beni görüp takdir eder" aldanışı. "Beni ben olduğum için sever birisi, değiştirmeye çalışmadan, kızmadan, "sen busun" diye yargılamadan kollarını açar bana belki" rüyası. Gerçi sonunda hep ter içinde uyandığımız kabuslar oluyor rüya zannettiklerimiz. •| Alıntı |•
Reklam
2. Bayram günü hüzünlü..
Ben herkesin gönlü olsun diye çabalarken kimse bana sen ne istiyorsun diye sormuyor. Sanki ben herkesi anlıyorum ama hiçkimse gerçekten benim ne hissettiğimi anlamıyor gibi. Öyle bir değersizlik hissi.
"Gitme vakti gelip de gitmediğiniz her yerden, iliklerinize kadar hissedersiniz değersizlik hissini.."
• Ruhunu altüst eden şey değersizlik duygusuydu, Kendisini bir hiç gibi hissettirmesiydi.
Stefan Zweig
Stefan Zweig
💫
Bir şahıs ne kadar kendini allamaya, pullamaya, ciddi bir şekilde mesai ayırıyorsa, ve bunda da başarı sağlıyorsa, kendi içinde o kadar güçlü gizlemesi gereken değersizlik inancı var, demektir. Bülent Uran
Reklam
Bir insan ne taşıyorsa onu aktarır insana:🙂🕊️ 📍Utanç taşıyorsa utandırır. 📍Değersizlik taşıyan değersizleştirir. 📍Yetinmeyen eleştirir. 📍Öfke taşıyan suçlar. 📍Yetersiz hisseden küçümser. 📍Sevgi taşıyan, sevildiğini hissettirir. ❤️ #alıntı
Kemalizm ve Mustafa Kemal hiçbir zaman memlekette hakiki mânâda “ortak değer” olmadı. Tarihe ve siyasete tahakküm ederek bunlar birer ortak değer hâline getirilmek istendi evet ama, resmî tarih dışına sarkabilen her şahsiyet, akl-ı selim ile bunları ortak değer görmekten uzaklaştığı gibi, bunların değersiz taraflarını da hususen belirttiler. Bu münekkit tavır sadece Müslümanlara has bir tepki zannedilmemeli. Liberaller, Komünistler, Ateistler, Hümanistler, Demokratlar, Sosyalistler, Kürtler de -eleştiri sebepleri farklı farklı olsa da- bunlara yönelik eleştiriler yayımladılar. Her cenahın kalburüstü addedilen temsilcilerinin 5816 gadrine uğraması tesadüf değil. Tabi Müslümanların Kemalizm tenkidi diğerlerinden daha geniş kitlere hâkim oldu. Fakat nihayetinde, bunların bırak ortak değer olmasını bilakis değersizlik örnekleri ile malul olduğunu ifade eden kim varsa 5816 kurbanı olurken, resmî söylem hız kesmeden yoluna devam etti. Bugün de aynı korkak ve kompleksli tavır ne yazık ki tüm yolları resmî söyleme açarak devam ediyor. Cehaleti hakikate, resmî yalanları yalnız doğrulara tercih ederek Kemalizm ve Mustafa Kemal’i “ortak değer” kılma zorlamalarından medet umuluyor. Çünkü hiçbir iktidar topluma kimliğini hatırlatmıyor da onlara sunî bir kimlik dayatılmasına âlet oluyor. Üzerinden yüz yıl geçmiş köhne bir diktayı hâlâ canlı tutmak zûldür. Bırakın hakikat tebellür etsin, böylece hakiki ortak değerler de kendiliğinden “hakiki bir millet” inşa etsin. Melikşah Sezen
Söylenemeyenler
Ben içe kapanık biriyim.Hiçkimseye kendimle ilgili bir şeyler anlatmadım bugüne kadar.Çünkü etrafımda olan herkes beni hiç anlamadı yada anlamak istemediği için bilmiyorum.Hep kendi istedikleri her şeyi bana söylediler,benim ne düşüneceğim,ne hissedeceğim akıllarına bile gelmedi. Etrafımda hiçbir zaman beni anlayan,beni düşünen hiçkimse olmadığı için bu hep böyle devam ediceğini düşündüm.Hatta öyle bir raddeye geldi ki beni düşünen biri varsa çıkarı yoksa beni düşünmez diye düşünecek konuma geldim.Sırf bu yüzden de hayatıma hiç kimseyi almadım hep uzaklaştirdim.Bana bu değersizlik hissini yaşatan hiçkimseyi affedemiyorum bu yüzden. İnsanları anlamak bu kadar zor değildir.Sadece biraz empati yapmak gerekiyor.En azından aklımıza gelen her şeyi söylemeyelim.Karşınızdaki insan ne hisseder diye düşünün bir kere.İnsanlar bunu düşünmediği için benim gibi olanların içinde ne fırtınalar koptuğunu bilemiyor.Hiç kimseye bu duyguyu yaşatmaya hakkınız yok.Belki bazılarınız söylesin o zaman dicek ama gerçekten karşında seni düşünen bir insan olmadığını gördüğün için bu hislerimi de anlamaz diye düşünüp kendi içimizde yaşamaya devam ediyoruz. Bu iletiyi sadece benim gibi olanlar olduğunu bildiğim için attım.En azından bunu okuyan insanlar biraz daha dikkatli olsun hayatlarında.İnsanları üzmeyin.Herkes rahatça söyliyemiyor kırıldığını. Hz.Muhammet(sav) buyuruyor ki: "Kalp kırmak,70 kere Kabe'yi yıkmaktan daha büyük bir günahtır."
Kıskançlık (Yetersizlik korkusu) Dik başlılık (Güçsüzlük korkusu) Kibir (Değersizlik korkusu) Küçümseme (Aşağılanma korkusu) Mükemelliyetçilik (Onaylanmama korkusu) Şüphecilik (Güçsüzlük korkusu) Yalancılık (suçlanma korkusu) Çimrilik (Yokluk korkusu)
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.