Mutlu olmak için her şeyin yolunda gitmesi gerekmez. Hayat sürekli bir değişim halindedir ve streslidir. Dünyaya gelen her canlı kaçınılmaz olarak birçok sorun ve stresle karşılaşır. Sürekli mutluluk büyük bir yalandır.
Sayfa 110 - Remzi KitabeviKitabı okuyor
Lyndlere göre, aynı anda hayatın her alanında değişim ve belirsizlikle uğraşmak öyle dayanılmaz bir hal almıştır ki, insanlar katı ve muhafazakâr ekonomik ve toplumsal ideolojilere sarılmaya başlamıştır.
Reklam
Mesela ağzıyla kuş tutsa para kazanamayan mekanlar bir bir kapanır ve taşınır. Yerine gelen yenileri de orada tutunamaz. "Uğursuz yer!" diye adı çıkar üstelik. Bazı evler vardır; orada kavga dövüş, ayrılıklar boşanmalar, hastalıklar, hatta intiharlar eksik olmaz. Bu mekana da uğursuz der çıkarız işin içinden. Olanları enerji yönünden düşünmeyiz. Elin Çinlisi bunu asırlardır düşünüp, mekanlarını kurarken ya da kurduktan sonra enerjisini en ince ayrıntısına kadar inceler. Tapınakların yerleri, özel mekanların, özellikle ruhsal yerlerin enerjileri özel olarak elden geçirilir. Yani Feng Shui kullanılır. Bu bilim dalına Batı'da Jeomansi (ya da Jeomanti) deniyor. Mekânın enerjisi Chi ustası tarafından belli aletler kullanılarak tespit edilir ve negatif enerji bloke edilerek yukarı çıkması engellenir. Böylece mekânın enerjisinde gözle görülür bir değişim başlar.
Toplumda kadın ve erkeğin birbirine yabancılaşması süregeldikçe, birbirlerine sahip olunacak nesneler olarak değerlendirme eğilimleri de kaçılmaz bir sonuç olarak varlığını sürdürür. Toplumun bazı kesimlerine genç çiftlerin bunun üstesinden gelme yönünde gösteregeldikleri çaba umut verici olmakla birlikte, köklü eğilimlerin değişime uğrayabilmesi için uzunca bir süre ihtiyaç olduğunda kabul etmek gerekir. Çünkü bu tür değişim kişiliğin diğer yönlerinden soyutlanmış olarak gerçekleştirilemez. Üstelik insan davranışlarında iki yüzlülüğü pekiştirecek kuralların hala geçerli olduğu toplumlarda bireylerin bir benlik bütünlüğüne ulaşması söz konusu olamaz. Bir başka deyişle, çağdaş dünyanın gerçekleriyle ve kendi tarihsel mirasını uzlaştırıcı bir yaşam felsefesi geliştirememiş toplumların, kronolojik yaşı ile orantılı olarak olgunlaşmış bireyler üretebilmelerini beklemek bir ütopyadır!!!!!
Sayfa 143 - Metis YayınlarıKitabı okuyor
Reik'in kendi bellek kuramını geliştirirken yaptığı açıklamalar, kısmen bütünüyle Proust'un istenç dışı ve istenç ürünü bellek arasında yaptığı ayrımın çizgisini izler. Reik, şöyle demektedir: "Belleğin işlevi, izlenimlerin korunmasıdır; anı ise bunların parçalanmasını amaçlar. Bellek koruyucu, anı ise yıkıcıdır." Freud'un bu açıklamalara destek olan temel düşüncesini, "bilincin anı izinin yerine oluştuğu", varsayımı dile getirir. Bu nedenle, "bilinci belirleyen özellik, uyarıcı sürecin bilinçte, başka psişik sistemlerde olduğunun tersine, kendi öğelerine ilişkin sürekli bir değişim bırakmayıp, bilince varma olgusu içerisinde eriyip gitmesidir.
Farkındalık değişim yolunda ve daha iyi sorun çözebilmede ilk adımdır.
Reklam
Kaçıp gitmek istediğiniz yerin kaçtığınız yerle aynı olduğunu görmek tam bir aydınlanmaydı. Hapishanenin bir yer değil, bakış açınız olduğunu anlamak. Deneyimlediği, birbirinden apayrı hayatlar içinde, en köklü değişim hissinin ancak kaçıp gitmek istediği hayatta yaşanabileceği aldığı en garip dersti.
144 syf.
5/10 puan verdi
·
Liked
Merhaba sevgili kitapdostlarım, okuduğum kitap iki bölümden oluşuyor birinci kısımda: Cem köyündeki evinde yaşarken sürekli düşüncelere dalar ve hayatın anlamını bulmaya çalışır. Bu düşünceler ile gezgin olmaya karar verir çantasını sırtına takar ve yolculuğa çıkar. Nereye gittiğini bilmeden, ne bulacağını bilmeden ilk defa yaşadığı yerden
Deliyi Yaratan Zaman
Deliyi Yaratan ZamanBora Tavman · Ceres Yayınları · 20241 okunma
Şeytanın Tangosu'nu ara vermeden izlemiştim yedi saat
Üstünlükleri bilinen bu ustaların yanı sıra, son birkaç yılda Macar yönetmen Bela Tarr'ın filmleri de dikkat çekmektedir. Yaklaşık sekiz saat süren Satan's Tango (1994) ve çok daha kı­sa ve son derece yoğun filmi Karanlık Armoniler (Werkmeister Harmonies /2000) olağanüstü ölçülü sunumun yakın zamana ait örneklerini sunar. Satan's
Bilim ve Akıl
Atatürk, tüm yaşam için, her şey için, en gerçek yol gösterici olarak bilimi kabul etmiştir Bilim en gerçek yol gösterici olarak seçilince, pozitivist bir yaklaşım ortaya çıkmaktadır. Bilim temel alınınca, dine dayalı eski devlet düzeni reddediliyor ve akla dayalı bir cumhuriyet rejimi benimseniyordu. Atatürk'ün akılcılığı sadece devlet
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.