"Biliyor musun, bir şeyler var kafasında! Hiç değişmeyen, sürekli acı veren bir şeyler…"
Hani demiş ya şarkıda: Sevgilim sen ve ben sevgiden çok farklı şeyler anlıyoruz sen güce bense aşka aşığız... Bi aşk oyununda herkesçe sevme sebebi farklıdır... Birisi sevdiği için sever sebepsizdir... Saçma sapan da anlam yükler yine sever... Öteki ise nedene bağlar güzeldir... Hoştur, zengindir vs vs türetilebilir... Ve yine : Gelir geçer ne sevdalar değişir her şey değişir insan... Değişmeyen tek şey aşktır... Sevdadır... Sevmenin kendisidir... Yürekte duruşudur hissidir... İsimler, mekanlar, kişiler, insanlar gelip geçicidir... Ama hikaye aynıdır 2 insan birbirine tutulur... Ve birbiri için yanar... Sonra da: Ateşle oynama sonunda ellerin dillerin yanacak... Aşkı tıpkı bir ateşe benzetmiş... Öyledir de aslında... Aşk bi ateştir... Düşen yanar... Yanar kavrulur... Yürekten vurulur sonra mahvolur... Tabi aşk amansızsa dili yanar, elleri yanar, kalbi paramparça olur... Ve bir daha sevdaya düşmez... Düşmek istemez...
Reklam
... bir şeyler var kafasında! Hiç değişmeyen, sürekli acı veren bir şeyler...
Sayfa 189 - İş Kültür YayınlarıKitabı okudu
102 syf.
7/10 puan verdi
Yazılarını yoğun insan kalabalığı ile geçiren Yedikavak kasabası, sıcakların bitmesi ile eski sakın günlerine geri dönüyor. Kasabada bu yaz ayının bitmesiyle değişen tek şey kasabadaki bakımsız haldeki bir dükkanın ilginç bir isimle yeniden açılmasıyken,değişmeyen tek şey ise ufak tefek kırgınlıklarla hayatına devam eden kasaba halkı. Kasabalılar Baki Kalır adındaki adamın açtığı 'Renkli Düşler Dükkanı' adlı dükkanda herkesin kendi benliğindem bir şeyler bulduğu ürünleri çok cüzi rakamlarla alırlar.Baki Kalır 'ın bu cüzi rakamlar karşılığında onlardan ufak istekleri vardır. Bu istekleri bir mektupla iletip, mektubun üstünde yazan tarihte bu zarfı açmalarını ve içinde yazan görevi yapmalarını ister. Kasabada neler mi olacak dersiniz? Bu mucizenin farkına varabilecekler mi? Gerçekten bazen hayatımızdaki ufak tefek dokunuşlar bizi daha iyi insanlar olmaya iter. Hiç bir insan kendiliğinden kırgınlığı, hüznü ve kötülüğü seçmez. Hakikat odur ki bir minik adım bizleri çok güzel yerlere götürecektir. Tamda alt mesajında bunları barındıran keyifli bir kitaptı. Kapağına gerçekten bayıldım. Ama kitapta kasabada yaşayan herkesin isim ve soyisimlerine o kadar çok yer verilmişti ki ben arada konuları kaçırdığımıda itiraf etmiş olayım. Hayata ve gerçeklere kısa bir mola isteyen dostlara güzel bir öneri olduğunu düşünüyorum
Renkli Düşler Dükkanı
Renkli Düşler DükkanıTimur Kohen · Elpis Yayınları · 018 okunma
141 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Sabahattin Ali'nin harika öykü kitabı. Yazarın başka kitaplarını da okudum ve hiç yanılmadım yazdıklarının güzelliği hakkında. Sabahattin Ali toplumcu gerçekçi bir yazardır. Bundan dolayı yazdığı dönemin toplumsal yapısını, zihniyetini, hayatın ne şekilde ilerleyip gitmekte olduğunu vs. pek çok unsuru aktarır. Ayrıca Sabahattin Ali'nin dili sade ve akıcıdır. Dili çok güzel kullandığından okurken sıkmaz. Öykülerinde pek çok defa kendinizle, ailenizle, arkadaşınızla, kısaca tanıdığınız bildiğinizi insanlarla karşılaşırsınız. O zamandan bu zamana değişmeyen karakterler, olaylar ve düşünceler vardır. Okurken sık sık "Hâlâ bu gibi durumlar aşılmaya çalışılıyor, ne zaman bir şeyler değişir?" diyorsunuz. Bazı hikayelerini okurken hikayelerin biten sonlarına şaşırıp bazılarının gidişatının ne olacağını az çok tahmin ediyorsunuz. Öykülerdeki üzülecek ve düşündürücü kısımlardan dolayı buruk ama büyük bir keyifle okuyacaksınız.
Sırça Köşk
Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202057.1k okunma
The Turin Horse (Béla Tarr and Ágnes Hranitzky, 2011)
Her şeyin yozlaşması onların bunları elde etmesi ile alakalı. Her şeyi sinsice ve gizli kapaklı bir mücadele neticesinde elde ettiklerinden her şeyin ayarını bozmuş durumdalar. Çünkü neye dokunurlarsa ki her şeye dokunuyorlar ve anında kurutuyorlar. Elde etme, yozlaştırma; yozlaştırma ele geçirme. Ya da istersen farklı bir şekilde ifade edebilirim. Dokunma ve yozlaştırma ve akabinde de ele geçirme ya da dokunma, elde etme ve neticesinde yozlaştırma. Asırlardır bu şekilde devam ediyor. Sürer, sürer ve sürer. Sadece bazen gizli gizli, bazen kaba bir şekilde, arada sırada usul usul arada da vahşice tek değişmeyen şey bunun durmadan devam ettiği. Lakin sadece tek bir şekilde pusuda bekleyip saldıran bir sıçan gibi. Çünkü bu mükemmel zafer için önemli olan başka bir şey de diğer tarafın her şey mükemmel, yer yer harika ve soyluca olsa da başka türden bir kavda içine bulaşmaması. Bir tarafın aniden kaybolması yani mükemmelliğin, harikalığın ve soyluluğun ortadan kaybolması böylece şimdiye dek hep pusu kurarak saldıran bu kazananlar dünyaya hükmeder ve insanların onlardan saklayabilecekleri şeyler için en ufak bir köşe bucak kalmaz çünkü ellerini uzattıkları şeyi bir şekilde elde ederler. Ulaşamayacaklarını düşündüğümüz şeyler bile ama ulaşırlar en sonunda onların olur. Çünkü gökyüzü ve tüm hayallerimiz zaten halihazırda onlarındır. O kısır döngü, doğa ve bitmez sessizlik. Ölümsüzlük bile onların elinde anlıyor musun? Her şey ama her şey sonsuza dek uçup gitmiş durumda...
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.