"Pencerenin önünde, elindeki kitabın sayfalarını dalgın, karıştıran bir kadın. Dışarıda günlerdir bitip tükenmeyen bir ince yağmur.Başını kaldırıyor. Karşısında gülen küçük kız çocuğuna bakıyor. O bakarken geçip gidiyor yıllar. Çocuk büyüyüp bir genç kız oluyor birden. "Yüzüm değişmemeli" diye düşünüyor kadın. Çünkü senin yüzün hiç değişmiyor onun için. Kiralar değişiyor, okul masrafları, dostlar, nizamiye kapıları, mevsimler değişiyor. Nöbetçiler değişiyor, yasalar, giysiler, gazete sayfaları, her şey değişiyor. Değişmeyen tek bir şey var onun için: Senin yüzün. Yüzünün gülünü, senin ağacının sağlam gövdesine dayayarak bitmez tükenmez bir yağmura karşı direniyor."
Hep aynı olaylarla karşılaşıyorsun, çünkü sende hiçbir şey değişmiyor. Benzer benzeri çeker .Cenneti yaşayan cennete,cehennemi yaşayan cehenneme doğru yol alır.
Reklam
"Yollarda birçok kadınları ona benzedikleri için beğeniyorum.Ona benzeyenler, fazilete, güzelliğe, bizzat kadınlığın kendisine yaklaşmış oluyorlar.Bu bir his ki, metin ve sabit, hiç değişmiyor, gün geçtikçe daha kazanıyor, bu bir his ki, onunla ben, bütün hayatı ve kitapları daha iyi anlıyorum ve kendimi romanlardaki kahramanların çoğuna benzetiyorum, ne dersin? Nadir Bey, aşk budur değil mi?"
Sayfa 213Kitabı okudu
Kimse senin için bir şey yapmıyor. Eğer sen değiştirmezsen hiçbir şey değişmiyor.
Nesi var bu adamın? Bütün bir öğle sonu (dün, önceki gün, bugün) öyle kaldı gözlerini bir aleve dikerek. Akşam üzeri bana çarptı merdivenden inerken. Şöyle dedi bana: "Beden ölür, su bulanır, ruh kararsız kalır ve unutur yel, hep unutur ama değişmez alev." Sonra ekledi: "Biliyor musunuz, belki de öteki dünyaya göçmüş olan bir kadın seviyorum ben; ama bundan değil böylesine terkedilmiş halim, bir aleve tutunmaya çalışıyorum çünkü değişmiyor alev." Sonra yaşam öyküsünü anlattı bana.
Sana anlatmak istediğim şeyler var ama uzak bölüyorum topluyorum bağırıyorum böyle değişmiyor ki hiçbir şey zaman geçiyor sadece
Reklam
Geçmiş, üzerinden ne kadar zaman geçerse geçsin değişmiyor. Yaşlandıkça değerlenen acımız.. hayalden başka hafifleticisi olmayan ev içleri. İnsanı uzaklara düşüren darlık.. Bedenimizle büyüyen ruhsal boşluklar.. Sayfalardan başka yeri yurdu olmayan bir dünya. Sürüyor hâlâ..
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.