Halk: "Ey Ebu Amr, Peygamber onlar hakkında hüküm vermen için seni seçti" dediler. O da hem Evslilere hem de Peygamber'e sordu: "Vereceğim hüküme teslim olacak mısınız?" Her iki taraf da "Evet" dedi. O da: "Erkekleri öldürülsün, malları paylaşılsın, kadın ve evlatları esir edilsin!" hükmünü verdi. Peygamber'se hemen: "Allah'ın gökyüzünde verdiği hükmün aynısına hüküm verdin." dedi.
-Boş heveslere kapılıp, olur olmaz her sanatın ardına düşenler filozof mudur sence? -Hiç de değil, öyle görünürler sadece. -Peki, dedi, gerçek filozoflar kimdir öyleyse? -Doğruyu görmesini sevenler.
Reklam
O zaman, işte biz de, yalnız onlar gibi kazanmayı değil, onlar gibi düşünmeyi de öğreneceğiz! Sizce, onlar gibi yaşamak için, önce onlar gibi düşünmek mi gereklidir, yoksa önce onlar gibi para kazanmak mı gerek? O zaman Yahudi: Kimdir, bu “Onlar” dedi ve Selâhattin de: Kim olacak canım, Avrupalılar, Batılılar, dedi.
İletişimKitabı okudu
Əli(ə) dinin qapısıdır
Üzeyrə deyir: Bir kişi Müaviyədən bir məsələ soruşdu. Müaviyə dedi:– Bunu Əlidən soruş. Kişi dedi:–Ondan yox, elə səndən soruşmaq istəyirəm. Müaviyə dedi:–Peyğəmbər buyurmuşdur: "Əlinin mənimlə münasibəti Harunun Musa ilə olan münasibəti kimidir. Bir fərqlə ki, məndən sonra heç bir peyğəmbər yoxdur." Nə üçün belə bir adamdan soruşmaq istəmirsən?! Ömər də özünün çətin məsələlərini onunla həll edirdi.
.” Hz. Âişe annemiz, Allah Resûlü’ne (sas): “Kadın üzerinde en çok hak sahibi olan insan kimdir?” diye sorunca Efendimiz (sas): “Kocandır!” dedi. “Peki yâ Resûlullah! Erkek üzerinde en büyük hak sahibi kimdir?” diye sorunca, Efendimiz (sas): “Annesidir.” dedi. [Hakim, Müstedrek, IV, 167] Burada muhteşem bir denge var. Kadını kocaya itaat, evlâdı da öncelikli olarak kadına yani annesine itaat ettiriyor. Efendimiz (sas), aslında bunların hepsini hedefte belirlenen sâliha kadına erişmek için söylemiştir. İşte bu anlaşılsa, bu yolda gayret içerisinde olunsa, özellikle kız babaları: “Aman kızım! Sakın kendini ezdirme!” diyerek savaşa gönderir gibi değil de evliliğin cihad ve ibadet olduğu bilincini onlara aşılasa inanın ortaya çıkacak tablo, şu anki tablodan çok daha farklı olacaktır. Zaten Efendimiz (sas) de bunun için bu sözleri beyan etmiştir.
Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki: "Gök yüzüne çıkarıldığım gece dudakları ateşten makaslar ile kesilen bir takım erkekler gördüm. "Ya Cebrail, bunlar kimdir?" diye sordum. Cebrail bana dedi ki, Bunlar ümmetinin başkalarına iyiliği emreden fakat kendilerini unutan hatipleridir. Nitekim ulu Allah (C.C) böyleleri hakkında şöyle buyurur: "İnsanlara iyiliği emredip kendinizi unutuyor musunuz? Oysa ki, kitabı okuyan da sizsiniz. Aklınızı başınıza toplamayacak mısınız?" (Bakara Süresi, 44). Yani Allah (C.C)'in kitabını okuduğunuz halde onun prensiplerine göre uygun hareket etmiyorsunuz.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.