Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“Sen benim içtiğimi ne zaman gördün?” “İzmir kurtarıldığı zaman.” “Gene kurtarın da, kurtardığınız akşam gelin! Hem de rakı paraları benden... Neye apıştın? Turp sıkayım senin gazeteciliğine! Yunan’dan demedim bu kez, Serbestçilerden kurtaracaksınız... Dur hele sakın baltayı taşa mı vurduk?” “Değil... Ben de sizdenim!” “Ne kadar güzel! Haydi eğlenceniz bol olsun!”
Biz neye sıvanmaktan gelmekteyiz Farmason? (Dümbüklük)
Koca Tanrı yeni zanaatta ihvanlara karşı utandırıp yere baktırmasın, biz bugün resmen dümbüklüğe sıvandık ve de bismillah dedik giriştik!” “Hay Allah belanı versin! ‘Bu deli ne diyecek?’ diye...” “Vay! Dümbük nedir bilemedin öyleyse... Yazıklar olsun senin doktorluğuna, hemi de Farmason doktorluğuna! Oğlum Doktor Farmason, dümbük demek, resmen pezevenk demektir. Ama, şükür Allah’a, pezevengin baldırı çıplak soyu değil! Yazıhane sahibi, yüksekokullardan diplomalı, toplumda büyük saygılı yeri olan pezevenklere ‘dümbük’ denir.” “Bulmuşsun layığını... Demedim mi ben sana, bu körpe kız illeti gayet tehlikelidir senin yaşlarda, çünkü sonu budur. Hiç şaşmam! Hayır, dermanı filan da var sanma! Bittin bil! Demek eve gidince seni ben, İttihatçıların komitacı defterinden, İstanbul Barosu’nun avukat kütüğünden silip...” “Evet! Dümbük defterinin başına yazacaksın ve de hiç korkma, şuncacık günahımı almayacaksın! Dümbük defterine hoplamamızın nedenine geldi mi? Hayır, yanılmaktasın kardeşim Farmason, körpe kızlara güç yetiremeyip alta düşmek yüzünden değildir. Sen bu zamana kadar boşuna bekâr yaşadın, körpe kız işinden ürküp... Şunu bilesin ki, körpe kızdan, ille de senin benim gibi kart heriflere dünya kurulalı beri hiçbir zarar erişmemiştir, belki körpe kızlar, kart zamparalardan zarar görmüşse görmüştür.”
Reklam
Demedim Mi
Demedim mi bu hasret bitirir seni Ay dolanır gider, yalnız kalırsın Her gün yeni baştan dağılır, ufalırsın Demedim mi yüreğim sevme! İşte ne gözyaşı, ne yemin, ne söz.... Geri dönen hangi güvercinin var? Senin hangi çiçeğini sakladı bahar?
Bu bir demdir gelir geçer, duyamazsın demedim mi?
''Nen var Zeze?” ”Hiç. Şarkı söylüyordum.” ”Şarkı mı söylüyordun?” ”Evet.” ”Öyleyse ben sağır olmalıyım.” İnsanın içinden de şarkı söyleyebildiğini bilmiyor muydu yoksa? Bir şey demedim. Bilmiyorsa bunu ona öğretmeyecektim.
José Mauro de Vasconcelos
José Mauro de Vasconcelos
Mecnun'a devlet için "Nasip değilmiş" dedik, elhamdülillah
"Ben sana gönlüne hâkim olacaksın demedim mi? Bunu derken devletin derin meseleleriyle uğraşacak kimselerin zaafları olamaz, zaafı olan var olamaz; var olamayan devlet olamaz demedim mi?"
Reklam
Theatre
(kül sokağı sakinleri) yüksek bi ses patladı kulağında. -----heeeyy, kime diyorum ulan! kaybolun burdan..-----ben sana git demedim mi. bir huyu vardı---- denilenin her zaman aksini yapan. -------gitmez! gitmedi tabi. bir tanesinde sustalı bıçak. kof, genelde yüreği olmaz bunların. köprünün başını mesken tutmuşlar. haraç istiyor da aga canını
"Sorun ne? "Seni kaybetmekten deli gibi korkuyor olmam en büyük sorun!" "Beni kaybetmekten ölesiye korkuyorsun demek?" "Öyle bir şey demedim." "Hayır, dedin." "Ölesiye demedim!" "Ölesiye değil mi?" "Ölesiye,"
Sayfa 35 - Drew, YeşilKitabı okudu
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Demedim mi?
Demedim mi? Şiiri Oraya gitme demedim mi sana, seni yalnız ben tanırım demedim mi? Demedim mi bu yokluk yurdunda hayat çeşmesi ben'im?Bir gün kızsan bana, alsan başını, yüz bin yıllık yere gitsen, dönüp kavuşacağın yer ben'im demedim mi?Demedim mi şu görünene razı olma, demedim mi sana yaraşır otağı kuran ben'im asıl, onu süsleyen, bezeyen ben'im demedim mi?Ben bir denizim demedim mi sana? Sen bir balıksın demedim mi? Demedim mi o kuru yerlere gitme sakın, senin duru denizin ben'im demedim mi?Kuşlar gibi tuzağa gitme demedim mi? Demedim mi senin uçmanı sağlayan ben'im, senin kolun kanadın ben'im demedim mi?Demedim mi yolunu vururlar senin, demedim mi soğuturlar seni. Oysa senin ateşin ben'im, sıcaklığın ben'im demedim mi?Türlü şeyler derler sana demedim mi? Kötü huylar edinirsin demedim mi? Ölmezlik kaynağını kaybedersin demedim mi? Yani beni kaybedersin demedim mi?Söyle, bunları sana hep demedim mi
Leyla ile Mecnun
Leyla ile MecnunFuzuli · Ren Kitap · 20221,922 okunma
El Chavo-Mufasa
Düşüyorum istemediğim duyguya tekrar Denedim bi' yolunu, belki yüz on kere Cebimizde para var ama huzur pahalı Alışmışım vedalara, tutunduğum yere Bi' gün olsun aramam Yüküm İstanbul Boğazı'nın yükü kadar ağır olsa bile Yanımızda duramadın, karşımızda dene Bütün topladıklarımla geri dönüyorum eve (eve) Yolun başı değil bra, siz
Reklam
Onsuzluk
Bugün günlerden yağmurlu bir cumaydı. İşten çıkmış otobüste kafamı cama dayayıp "çok eski şarkı" isimli müziği dinliyordum. Sözlerinde "iznin olmadan hala seviyorum seni" geçiyordu. Evet, onun izni olmadan hala onu seviyordum. Onu "kafamda dönüp duran plaklar" gibi çalıp duruyordum adeta... Sanki bedenime tüm
"Ne var Zeze?" "Hiç , şarkı söylüyordum " "Şarkı mı söylüyordun ?" "Evet" "Öyleyse ben sağır olmalıydım" İnsanın içinden de şarkı söyleyebildiğini bilmiyor muydu yoksa ? Bir şey demedim. Bilmiyorsa bunu ona öğretmeyecektim.
Baldırladım, gitmez. Topuklarımı karnına vurdum, gitmez. Önümdeki Binbaşı'nın atı yürümeyince benim seyis atı kıpırdamıyor. Binbaşı atını başka yere sürünce benimki de arkasından yürüdü. Binbaşı sert, - Ben sana ne dedim? dedi. Sesimi çıkarmadım. - Ben sana "Beşinci bölüğe git..." demedim mi? Yine sesimi çıkarmadım. - Ne duruyorsun? Ben mi duruyorum, at duruyor. Ama bunu Binbaşı'ya nasıl anlatırsın?
Nesin yayınlarıKitabı okudu
"Demedim mi kırma beni Demedim mi yüreğimde Allah var " Hz. Mevlana
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.