56 syf.
·
Not rated
Bu kitabı birkaç sene önce o zamanlar çok mutsuz, hayatından fazlasıyla şikayetçi ve bir o kadar da negatif olan bir arkadaşıma doğum günü hediyesi olarak almıştım. Ama sonra biraz ofansif kaçacağını düşünerek vermekten vazgeçtim. Ben de okumadım çünkü her ne kadar felsefi bir altyapıya dayanıyor olsa da 'nasıl mutlu olacağımızın' bir
Mutlu Olma Sanatı
Mutlu Olma SanatıArthur Schopenhauer · Can Yayınları · 202013.3k okunma
156 syf.
7/10 puan verdi
Esintisi Bol Bir Ağaç Altında
Dünyaya ilk geldiğimizde, içimize dolan havanın bizi yakışıyla bir haykırış koyuveririz. Haykırışlar devam eder daha sonra çeşitli sebeplerle, zira henüz kendimizi başka şekilde ifade edemeyiz. Bu dünyayı adımladıkça konuşmayı öğreniriz. Artık haykırışlar dışında kendimizi ifade edecek belirleyici bir yordamımız vardır. Bundan bir süre sonraysa
Yasak Ağacın Altında
Yasak Ağacın AltındaEmin Gürdamur · Ketebe Yayınları · 202191 okunma
Reklam
112 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Papalagi, beyaz insanlar, yabancılar yani biz demek. Bunlar Tuiavii’ye göre yaşadığı yere ilk gelen misyonerlerdir. Göğü delen adamlardır onlar. Çünkü yaşadığı ada olan Samoa’ya göğün ve denizin birleştiği yerden gördüğü kocaman beyaz bir yelkenli ile gelmişlerdir. Göğü delen adam Papalagi’ye büyük bir eleştiridir. Hepimizedir bu eleştiri.
Göğü Delen Adam
Göğü Delen AdamErich Scheurmann · Ayrıntı Yayınları · 202014k okunma
228 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 32 days
​Şair Hüseyin Akın'ın "Kırk Dakika Koridoru"
“Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olmak şöyle dursun, öğretmen olmak bile aklımın ucundan geçen bir şey değildi. Öyle parmakla gösterilen bir öğrenci değildim çünkü…” Bu satırlar sınıfta öğretmenin göremeyeceği yerde oturan ve öğrenciliği arka sıralarda geçen Hüseyin Akın’a ait. Öğrencilikten uzaklaşırken hayatın bilirkişisi olan Akın,
Kırk Dakika Koridoru
Kırk Dakika KoridoruHüseyin Akın · Şule Yayınları · 202053 okunma
186 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
"Uyuyalım. İnsan uyudu mu her şeyi unutur." Sonunda okuyabildim şu meşhur Şeker Portakalı'nı. Dendiği kadar var mıymış? Evet varmış. Zeze adında minik bir çocuk ve onun hayatı tanıma öyküsü. Şeker portakalı fidanına duyduğu aşk ve en iyi dostu, Portugası'na beslediği sevgi. Kısaca konusu bu kitabın. Görüldüğü üzere öyle çok da
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022231.6k okunma
244 syf.
·
Not rated
Elif, çok küçük yaşta babasını kanserden kaybetmiş, daha sonra da annesi tarafından terk edilmiş genç bir kadın. Teyzesi ve eniştesi var sadece yanında ailesi bildiği bir de sonradan edindiği kardeş gibi gördüğü arkadaşları. Üniversiteyi İstanbul’da okuyup güzel bir yerde işi olmuş. Hep işkolik olarak geçirmiş günlerini. Yıllardır senelik izin bile yapmamış. Hayatında sadece iş varmış ta ki Selim ile tanışana kadar. Flörtöz diye tabir edebileceğimiz bir kişi Selim. Konuştuğunda adeta büyülüyor çevresindekileri. Şeytan tüyü var adamda. Cazibesine Elif de kapılıyor. İş dışında başka bir şeyle ilgilenmek, kalbinin biri için çarpması ise iyi geliyor başlarda Elif’e. Ama sadece başlarda… Git gide Selim’in yörüngesinde yaşayan, o ne derse onu yapan, Selim tarafından sindirilmiş biri haline dönüşüyor Elif. Bunun aslında farkında olmasının yanı sıra ondan ayrılmayı da gönlü el vermiyor. Adeta çıkmaz sokak… Elif kendisine rağmen bir değişimin ve dönüşümün içine giriyor. Herkesten, her şeyden uzaklaşıp İtalya’ya gidiyor. Bakalım bu yolculuk ona neler katacak? Zaman zaman Elif’e çok kızdım. Arkadaşlarının yaptığı gibi ona kendine gel, kendinin değerini bil demek istedim. Bazen de yalnız değilsin diyip sarılmak… Karakterle bütünleşebilmek okurken en önem verdiğim şeydir. Elif seni unutmayacağım
Ezgi karaşin
Ezgi karaşin
çok güzel bir hikaye ile buluşturmuş bizi
Bana Rağmen
Bana RağmenEzgi Karaşin · Masa Kitap · 202243 okunma
Reklam
245 öğeden 161 ile 170 arasındakiler gösteriliyor.