Ona neden Kara adını taktıklarını şimdi çok iyi anlıyordu. Bu bakışlarla düşmanını mezara gömebilir, en korkunç günahları bile dize getirebilirdi. Uzaktan seçilemese de geceyle karışmış gözleri, karanlığı ve sonsuz esareti andırıyordu.
Giriş
Minnetim ve şükrüm yalnız Allah'a. Var eden, varlık sahamı buldurdu bana... O arayış bitti artık. O açlık nasıl doyurulacağını öğrendi... Ellerim susmaz, zihnim susmaz, köprülerim yıkılmaz artık. Burası kırık kalbini sevgisiyle tamir eden bir kız çocuğunun gizli kapısı. Kapımı ardına kadar araladım, içeri bekleniyorsunuz. Tedarikli gelin, zira kaybolabilirsiniz...
Reklam
Arkasına bile bakmadan koştu. O hep koşardı. Kalbini acıtsa da, kaçmak için mükemmel bir yoldu... Bu sefer kahkaha atmıyordu. Yine ağlıyordu. Ağlamaktan nefret eden bir kız için ne büyük bir ironiydi. Gözyaşları koştuğu zemine birer inci tanesi gibi düştü. Ayaklarıyla ezdi insanlar. Onları kıymetsiz kıldı. Eslem'i kıymetsiz kıldı...
Kimdir Camilla?
Ayrıca Camilla geldi, Volsk soyundan cenkçi kız süvari bölüğünün başında, çiçeğe durmuş tunç alayı gibi pırıl pırıl! Kadın elleri alışmamış hiç örekesine Minerva'nın ne de sepetine. Bu kız katlanmak için sert dövüşe, koşarak yelleri geçmek için yaratılmış. Uçsa orak değmemiş ekinin bile üstünde, ayakları hiç incitmezdi narin başakları; ya da enginlerde kabaran dalgaların üstünde yol alsa, ıslanmazdı tez tabanları bu kızın. Her evden, her ovadan koşar gelir bütün gençler onu seyretmeye, hayrandır ona birçok ana; doyamazdı kimse yürüyüşüne uzaktan bakmaya, omuzlarını örten o eşsiz erguvan rengi şala, o gür saçlarını toplayan altından iğneye, Lycia örneği sadağına, ucuna demir geçmiş şu kırlarda yetişmiş mersin dalından mızrağa.
Sayfa 255 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
Bu kız bir melek.Onda anlayış derinliği yanında büyük bir sadelik, demir gibi bir güç yanında okşayıcı bir yumuşaklık var.
Geldikleri gibi giderler!..
Gayri ihtiyari "Geldikleri gibi gidiyorlar mı ne?" diye düşündü Afife. Yaklaşık dört yıl önce, yani 13 Kasım 1918 günü "Kartal" isimli istimbotta Gazi'nin "Geldikleri gibi giderler!" dediğini bir yerlerden duymuştu güzel kız. Öngörüsü çıkmıştı büyük askerin. Bu sözleri söyledikten sonra sadece asker değil aynı zamanda büyük bir devlet adamı olduğunu da göstermişti Gazi. Onun 19 Mayıs 1919'dan itibaren yaptığı planlar uygulanmış, böylelikle Yunan sadece İzmir'den kovulmamış, Anadolu'nun her yerinden çekilmek zorunda kalmış ve hatta o gün itibariyle İstanbul'dan bile demir almaya başlamıştı. İstanbullular gün boyu, Yunan gemilerinin İstanbul'dan kaçar gibi gidişlerini gözyaşları, naralar, feryatlar içinde izlediler.
Destek YayınlarıKitabı okudu
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.