çünkü delice esip geçerken yiğit aşkın diyarından;
her biri onu yücelere taşırdı,onu dilleyen her bir yürek atışı;
çoktan yüz çevirmiş, gülümseyişlerin son durağında o
- bambaşka.
"bir keresinde kırk üç kez günbatımını seyretmiştim!" dedin.
çok geçmeden ekledin:
"biliyor musun... çok üzgün olduğumuzda günbatımlarını daha çok severiz..."
var olmak için kendini olmaya bırakmak yeter,
ama yaşamak için,
birisi olmak lazım,
birisi olmak için,
bir kemiğe sahip olmak,
kemiği göstermekten korkmamak,
ve bu arada eti kaybetmek gerekir.