Çocuklara hiçbir zaman yalan söylemeyeceğim. İnsanoğludur bu, çocuk da olsalar, yalanı gerçeği hemen, derakap anlarlar.
“Çocuklara hiçbir zaman yalan söylemeyeceğim. İnsanoğludur bu, çocuk da olsalar, yalanı gerçeği hemen, derakap anlarlar.”
Reklam
Derakap:Hemen arkasından
Çocuklara hiçbir zaman yalan söyleyeceğim. İnsanoğludur bu, çocuk da olsalar,yalanı gerçeği hemen, derakap anlarlar. Yaşar Kemal Tanyeri Horozlatı
İzmitte, İstanbul ve İzmit erbabi matbuatile uzun bir mülakat ve hasbıhalimiz esnasında, muhataplarımdan bir zatm, şu sualine maruz kaldım: «Yeni hükümetin dini olacak mı?> İtiraf edeyim ki, bu suale muhatap olmağı hiç te arzu etmiyordum. Sebebi, pek kısa olması lazımgelen cevabın o günkü şeraite göre ağzımdan çıkmasını henüz istemiyordum. Çünkü, tebaası meyanında edyanı muhtelifeye mensup anasır bulunan ve her din mensubu hakkında adilâne ve bitarafane muamelede bulunmağa ve mahkemelerinde tebaası ve ecanip hakkında siyanen tatbikı adaletle mükellef olan bir hükümet, hürriyeti efkâr ve vicdana riayete mecburdur. Hükümetin; bu tabiiî sıfatının, şüpheli mana atfına sebep olacak sıfatlarla takyit edilmesi elbette doğru değildir. <<Türkiye Devletinin resmî dili türkçedir.>> dediğimiz zaman bunu herkes anlar. Hükümetle muamelâtı resmiyede, Türk dilinin cari olması lüzumunu herkes tabiî bulur. Fakat, <<Türkiye Devletinin dini, dini islâmdır.>> cümlesi ayni suretle mi tefehhüm ve kabul edilecektir? Bu, bittabi, izah ve tefsire muhtaçtır. Efendiler, gazeteci muhatabımın sualine; hükümetin dini olamaz! diyemedim. Aksini söyledim. - Vardır Efendim; islâm dinidir, dedim. Fakat, derakap <<islâm dini hürriyeti efkâra maliktir.>> cümlesile cevabımı tavzih ve tefsir lüzumunu hissettim. Demek istedim ki, hükümet, efkâr ve vicdana riayetle mukayyet ve mükellef olur.
Sayfa 582Kitabı okudu
Hattı müdafaalarımız, kısım kısım kırılıyordu. Fakat derakap kırılan her kısım, en yakın bir mesafede yeniden tesis ettiriliyordu. Hattı müdafaaya çok raptı ümit etmek ve onun kırılmasile, ordunun büyüklüğü ile, mütenasip, uzun mesafe geriye çekilmek nazariyesini kırmak için memleket müdafaasmı başka bir tarzda ifade ve bu ifademde ısrar ve şiddet göstermeği faydalı ve müessir buldum. Dedim ki: <<Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır. Vatanın, her karış toprağı, vatandaşın kanile ıslanmadıkça, terkolunamaz. Onun için küçük, büyük her cüzütam, bulunduğu mevziden atılabilir. Fakat küçük, büyük hercüzütam, ilk durabildiği noktada, tekrar düşmana karşı cephe teşkil edip muharebeye devam eder. Yanındaki cüzütamın çekilmeğe mecbur olduğunu gören cüzütamlar, ona tabi olamaz. Bulunduğu mevzide nihayete kadar sebat ve mukavemete mecburdur.>> İşte, ordumuzun her ferdi, bu sistem dahilinde, her hatvede azami fedakârlığını göstermek suretile, düşmanın faik kuvvetlerini imha ederek, yıpratarak nihayet onu, taarruzuna devam kabiliyet ve kudretinden mahrum bir hale getirdi Mustafa Kemal Atatürk - Nutuk(486)
Sayfa 486Kitabı okudu
Soylular, kim olduklarını kimseye söylemezler. Ben Han soyumu kimseye söylemiş değilim, ama insanlar kimin ne olduğunu derakap anlıyorlar. Söylemeye gerek yok. Ben de senin ne olduğunu anladım.
Sayfa 41 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Yarın, İstanbul hükümeti mülkümüzden bir parçayı düşmanla­rımıza terke razı olur veya bu iztirarda kalırsa ne olacak? Böyle bir vakıayi biz tasdik ile mi karşılayacağız? Elbet ve elbette ki, böyle bir karara karşı koyacağız. Bu karşı koymamıza isterlerse "isyan" adını versinler. Biz muhakkak ki, derakap bir idare-i muvakkate, daha doğ­rusu ve açıkcası hükümet kuracağız ve milli amali tahakkuk ettirme yolunda azimle mesaiye devam edeceğiz.
"Ben yılanın başı daha küçükken ezilmelidir, diye çok söyledim. İşte ezilmedi. İşte, koskoca yedi düvelle, on beş devlet-ül azimeyle dövüşmüş ve hem de onların ocağına incir dikmiş koskoca Türkiye Cumhuriyetini parmağına takmış oynatıyor. Parmağına, parmağına, ve hem de parmağının ucuna... Şimdi eğer biz bir orduyla yarından tezi yok dağları sarmazsak ve hem de o İnce Memedi ve hempalarını derakap yakalamazsak bu iş büyüyecek, bütün dağlara, oradan da tüm Anadoluna yayılacak, ondan sonra da bu baldırıçıplaklarla hiçbir zaman başa çıkılamayacak.
Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
İşgale uğrayan bütün memleketlerin, asırlardan beri başına gelenler tabii bizim başımıza da gelmiş, vatan muhabbetini, mil­let sevgisini, her çeşit hamiyet ve kahramanlığı o zamana kadar hiç kimseye, bilhassa, cephelerde köpekler gibi düşüp ölenlere bırakmayan beyler, paşalar, zenginler, münevverler, alimler, ser­best meslek erbabının sivrilmişleri.- Tabii hepsi değil fakat yüz­ de doksan sekizi- birdenbire düşmanla sarmaş dolaş olmuşlar- dı. Düne kadar Türk ordusuna küflü saman, kurtlu bakla vesa­ire veren ve milyonlar kazandıktan başka birer de harp madalya­sına layık görülen müteahhitler, derakap düşman ordusuna en birinci malzeme satmaya başlamışlardı. O zaman "Kızılelma", "Altaylar", "Turan illeri'', "Ergenekon ... " diye bağırıyorlardı, şim­di "Düvel-i muazzama dostluğu", "lngiliz muharipler cemiyeti", "Amerika mandası", "Anadolu'nun eşkıyalardan istihlası" lafları­nı ediyorlar, Enver'e söylediklerini, Talat'ın kulağını büktükleri­ni, Cemal Paşa'ya dert anlatamadıklarını hikaye ediyorlardı.
Sayfa 304Kitabı okudu
“Çocuklara hiçbir zaman yalan söylemeyeceğim. İnsanoğludur bu,çocuk da olsalar,yalanı gerçeği hemen,derakap anlarlar.”
Sayfa 67 - Yaşar Kemal-Tanyeri Horozları
Reklam
Derakap
Hemen arkasından. Peşi sıra. Derhal. Ar apçada bir şeyin arkası manasma gelen akab kelimesinin, Farsça der ekiyle türetitmesi sonucu oluşmuştur.
"İnsanoğludur bu, çocuk da olsalar, yalanı gerçeği hemen, derakap anlarlar."
Sayfa 331 - YKYBaski23Kitabı okudu
Dedi Hasan, dağda hayır yok. Dedi Hasan, bir gün bir dağın sarp tepesine çıktım, orada üç gün üç gece düşündüm. Dedi Ha­san, bizim oralar hep deniz, ben de denize kaçarım. Hükümet alışmış dağa, dağda babasını görse, erkek kediyi görse asker kaçağı sanıyor, götürüp derakap kurşuna diziyor.
Sayfa 156Kitabı okudu
Çocuklara hiçbir zaman yalan söylemeyeceğim. İnsanoğludur bu, çocuk da olsalar, yalanı gerçeği hemen, derakap anlarlar. Yaşar Kemal Tanyeri Horozları
Sayfa 67 - Can yayınları
82 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.