Bezir’in öldüğünden haberi olmayan Derdâ, hayatı boyunca Bezir’den kaçacakmış gibi koşuyordu. Nereye gittiğini bilmeden. Beş yıldır koşmamış gibi. Sıçrayarak attığı adımlarını taşıyan bacakları yorulacaklarına, daha da hafifliyorlardı. Sokak lambalarının arasından, bomboş caddelerdeki şeritlerin üzerinden, bütün Londra’nın donup Derdâ’yı izlediğine kanıt bronz heykellerin önlerinden geçiyor ve hayatında ilk kez hissettiği bir duyguyla daha da hızlanıyordu: Özgürlük.
Liberalizm, ontolojik olarak bireye öncelik atfederek, değerlerin, bireyin özgür seçiminin bir ürünü olduğunu varsaydığı için ahlakı bireyin varlık koşulu olarak görmez. Liberalizmin her türlü mükemmeliyetçi siyaset görüşüne karşı olması bu anlayışın bir sonucudur. Liberalizme göre, tipkı diğer seçimler gibi ahlaki seçimler de, bireyin özgürlük alanında olduğu için, siyasetin, bireyi ahlaki olarak yetkinleştirmek gibi bir amacı olamaz. Buna karşın, toplulukçuluk, bireyin; karakterini, kimliğini, dolayısıyla da varlığını ait olduğu topluluğun değerler sistemi içerisinde kazanacağını kabul ettiği için, ahlaki değerlerin korunması, geliştirilmesini ve bireyin bu değerler yoluyla kendisini en yetkin biçimde gerçekleştirmesine uygun koşulların oluşturulmasını siyasetin asli işlevi olarak görür.
Kur(t)uluşun kes(k)in hatlarla, tüm dünya tarihine not düşüldüğü gündür 29 ekim,
İnsanların değil ilkelerin ve vatanın kalıcı olduğunu net bir şekilde vurgulayan.
Derda Yuşa
coğrafyanın fiziki koşulları ,ihtiyaçlara ulaşım veya çeşitliliği konusunda, kaderin kesinlik durumu üzerinden kabul görülebilir!
oysa bunlar, teknolojik olarak gelişmeye devam eden günümüz dünyasında artık çok sorun olmaktan çıkmış gibi olsa da, bu defa ekonomik zorluklar coğrafi kaderi önceleyebilir!
bir yazımda "Uçsuz bucaksız bir ova sakini için özgürlük,
Karnını doyurabildiği alan ile sınırlıdır-Derda Yuşa" demiştim.
bu yazıdan referansla;
coğrafi koşullar ancak zihinsel bir yılgınlık oluşturabilir,geçilebilmesi mümkün olan bir dağın ardında daha iyisinin olabilme umudunu taşımayan insanlar için,önlerinde ki sınırsız ovanın kullanılabilecek alanı da sınırlı olacaktır!
konuyu bağlayacak olursam;
coğrafya, fiziki olarak da, zihinsel olarak da asla kader değildir,
olsa olsa ancak KEDER olabilir yılgın insanlar için.
ayrıca "beyaz zambaklar ülkesi" ne güzel anlatır; coğrafi ,siyasi,ekonomik ve zihinsel olarak coğrafyanın kader olamayacağını
Derda Yuşa
06-11-2022 / 13:00 / Pendik
Liberalizme göre, mükemmeliyetçi siyaset anlayışı, bireyin belirli bir iyi tasavvuruna göre dizayn edilmesini esas aldığı, dolayısıyla da siyasal iktidarın bireysel özgürlük alanına müdahalesini gerektirdiği için kötüdür.