Dostoyevski bu eserini sürgünden bir yıl önce yazmıştır. Kitapta toplam beş hikaye bulunmaktadır. Bunlar: Beyaz Geceler, Başkasının Karısı, Noel Ağacı ve Nikah, Haysiyetli Hırsız ve Yufkalı Yürekli adlı hikayelerdir.
Bunlar arasında en beğendiğim ise kitaba da ismini veren Beyaz Geceler hikayesidir. Zaman dilimi olarak hikaye dört gece diye ayrılsa bile altı gecelik bir zaman diliminde gerçekleşmektedir. Hikaye, insanlarla konuşmayı beceremeyen ve kendisini hayalperest olarak tanımlayan bir adam tarafından anlatılmaktadır. Bir gün bu adam Petersburg sokaklarında gezinirken nehir kıyısında Nastyenka adında bir kızla tanışır ve yalnızlığının sona erdiğini düşünür. Bu kızla beraber yaşadıklarını konuşurlar. Hikayenin sonu ise benim için bir o kadar şaşırtıcı ve hüzünlü bitti.
"Gökyüzü öyle yıldızlı, öyle berraktı ki, onu gören sormadan edemezdi: Nasıl oluyor da böyle bir göğün altında türlü türlü suratsız, kaprisli insan yaşayabiliyor?"
"Derler ki, müzik güzelse verdiği tat bütün duygulara ayak uydurur. Mutlu insan melodilerde mutluluğu, hüzünlü insan hüznü bulur."
"Ama kabul ediniz, kıskançlık affı olmayan bir tutku, dahası felaketin ta kendisidir!.."
Keyifli okumalar