Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şu anki yaşadığımız devir de pek fırsat vermiyor sanki...
Benim idealim savaş kahramanı olmak değildi, ben daha mütevazı bir amaç seçmiştim: Bir öğretmen olmak istiyordum. Candan istediğim şey öğretmen olmaktı. Ama, beyaz tebeşir ve cetvel yerine, elime asker tüfeği almak zorunda kaldım. Bunun sorumlusu da ben değilim. Yaşadığımız devir böyle istedi. Çocuklara bir defa bile ders vermek nasip olmadı bana.
"Evet klasik bir laftır hatalardan ders almak, ancak gerçekten de ezbere bir laf olmaktan çıkardığımızda hatalar iyi bir öğretmendir."
Sayfa 26
Reklam
Belki de öğrenmenin yolu ders almak değil, merak etmektir.
Kaybetmek kadar kısmi başarılardan da ders almak gerekir!!!
1618'de Avrupalılık, Katoliklerle Protestanlar, Kalvinistlerle Luteryanlar arasındaki ufak tefek öğreti farklılıklarını umursamak ve bu farklılılıklar yüzünden öldürmeyi ve öldürülmeyi göze almak demekti. 1618'de yaşayan bir insan bu çatışmaları dert etmiyorsa, kendisi muhtemelen ya Türk ya da Hint kökenliydi, Avrupalı değil.
Yığınla ders almak, kafa yormak, okumak gerekiyormuş böyle düşünmeyi bırakmak için, hele çocukken, insan her şeyin değişmez bir şekilde belirlenmiş olduğuna inanıyor.
Sayfa 86 - Can yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hakikatli notlar
• Fenalık ve iftiralara ne kadar feci bir surette maruz kalınırsa kalınsın, mukabele-i bilmisil etmemek, tevbe ve istiğfara devam etmek, sabır ve tahammüle çalışmak, öyle hâdiselerden ibret ve ders almak, mütecaviz ve müfterilerle uğraşmamak, yüksek bir ahlâk ve kemâlatın şiârındandır. Enbiyâlar, velîler, sulehânın ahlâkı ile ahlaklanmaktır.
Carpe Diem
"Her şey her zaman, içinde olduğumuz anda gerçekleşir, başka bir an veya başka bir fırsat yoktur. İnsanlar, geçmişi ve geleceği sürekli düşünerek yaşamın özü olan şimdiyi kaçırır- lar ve bunun farkına bile varmadan ölüm anında pişmanlık- larla çekip giderler. Änı kaçırmak aslında hayatı ıskalamak demektir. Ne kadar enteresan; bize verilen en
Uşağı 35-40 yaşları arasındaki Newton'ı şöyle anlatır: Onun ne hava almak, ne yürüyüş yapmak, ne ata binmek, ne top oynamak için dışarı çıktığını görmüşümdür. Çalışmadan geçirdiği zamanı kayıp olarak düşünür, çalışma odasından ancak ders vermeye gitmek üzere çıkardı... Dersini dinlemeye gelenlerin sayısı o kadar azdı ve bunlar arasından anlayanlar da o denli enderdi ki, dinleyici bulmak isteğiyle yanar tutuşur, duvarlara hitap ederek hırsını giderirdi.
“Tarih, bir bilim dalıdır. Tarih, dün ve dünya işlerinde geçmişten ders ve örnek almak isteyenler için yararlı bir bilim dalıdır.” İbni Haldun, ünlü eseri Mukaddime'de böyle demektedir.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.