Sürekli olarak kaçıyordu; ne zaman yüzüne bakıldığını görse boynunu omuzlarının arasına gömüp kimi zaman kuşkulu bir homurtuyla, kimi zaman yüzünde gamlı, merhamet uyandıran, sessiz bir ifadeyle yolunu değiştiriyordu; ama yüzüne nasıl bir ifade kondurursa kondursun, tıpkı hiçbir giysinin vücuttaki anormal bir sakatlığı gizleyemediği gibi, ruhundaki tedavisi olanaksız alçaklığı gizleyemiyordu.