Siz, İnançlara Saygılı Uyurgezerler
Leonardo, Michelangelo, Van Gogh, Picasso...
Hepsini geç. Hakkında en çok kitap yazılan ressam Caravaggio. En az resim yapan da o. Çoğu müzelerde.
Michelangelo Merisi di Caravaggio. Soyadını, doğduğu kasabadan almış.
Resimleri altmış kadar.
Diğer uçta, elli binden çok işiyle seri üretimde birinci,
BİNBOĞALAR EFSANESİ
Beş Mayısı altı Mayısa bağlayan
Hızır’la ilyas’ın buluştuğu gecede
doğu ve batıdan kopup gelen iki yıldız gökyüzünün ortasinda birleşip
yeryüzüne ışık olup yağarlar.
Gökteki yıldızların tokuşup yeryüzüne
Kemal Tahir'in usta kalemiyle hayat bulan Devlet Ana, sadece bir roman değil, adeta Anadolu'nun destansı hikayesi. Ertuğrul Bey'den Osman Bey'e uzanan bir serüvende, bir milletin doğuşuna tanıklık ediyoruz.
Sayfalar arasında göçebe yaşamın zorlukları, savaşların çetinliği ve yeni bir vatan kurma umudu iç içe geçiyor. Hayatta kalma mücadelesi verirken, adalet ve merhamet ilkelerini de gözden kaçırmayan kahramanlar, yüreklerimizi fethediyor.
Türkçenin zenginliği ve gücü, Kemal Tahir'in kaleminde adeta bir şölen yaratıyor. Her kelime özenle seçilmiş, her cümle duygu yüklü. Tarihi gerçekler kurguyla ustalıkla harmanlanmış, sürükleyici bir hikaye ortaya çıkmış.
"Devlet Ana" sadece tarih severler için değil, insan hikayelerine ve destansı maceralara ilgi duyan herkes için bir kitap. Okudukça Anadolu'nun ruhunu hissedeceksiniz, kahramanların cesaretine ve inancına hayran kalacaksınız.
Siz de Anadolu'nun ruhunu hissetmek, bir milletin doğuşuna tanıklık etmek istiyorsanız, "Devlet Ana"yı okumanızı şiddetle tavsiye ederim.
Devlet AnaKemal Tahir · İthaki Yayınları · 20056,9bin okunma
George Orwell bu kitabında bize yazarlık serüvenini, Myanmar'da polis teşkilatında görev yaparken tanık olduğu bir idamı, -benim kitapta en sevdiğim kısım olan- 'İngiltere, sizin İngiltere'niz' bölümünde ve devamında İngiltere'nin siyasi ve sosyal yapısıyla alakalı düşüncelerini bize aktarıyor. Kitap oldukça akıcı
————————————————————————
Sıradan Zaferler, yazarı Manu Larcenet ve renklendiren Patrice Larcenet tarafından 2003-2008 yılları arasında Dargaud tarafından albüm olarak yayınlanan bir Fransız çizgi roman dizisidir.
İlk cilt olan Sıradan Zaferler, 2004 yılında Angoulême Uluslararası Çizgi Roman Festivali'nde ödülü kazanmıştır. Ülkemizde
“Sonuçta vampirler kalplerini korumanın ne kadar önemli olduğunu herkesten daha iyi biliyorlardı. Ve aşk, anla, her türlü kazıktan daha keskindir."
Ölümcül davalar, cinayetler ve acımasız vampirlerle dolu, biraz kuru şakalar -ben güldüm ehe- içeren, düşman olmaya zorlanan insanlar arasında yavaş yavaş ilerleyen daha karanlık bir macera
#NergisKokuluYorum
Yaralı
Yaralı benim için bol bol ters köşelere sahip, okurken heyecanını hiç dindirmeyen çok keyif aldığım kitaplardan biri oldu. Yazar gizemleri ve sırları öyle güzel harmanlamış kiSara ve Tristan’ın nefretten aşka ilerleyen hikayelerini çok sevdim. Özellikle Tristan’ın Sara’ya karşı onu herkesten daha iyi tanıyormuşcasına
Pek çokları tarafından destansı bir film olarak görülen Eşkıya canlandırmaya çalıştığı Yeşilçam filmleri gibi aynı zamanda bir takım sükutlar ve dile gelmez gerçekler hakkındadır.
İki ayda bir yayınlanan All About History geçmişin tüm drama, aksiyon, skandal ve gerilimini çarpıcı analizler, sürükleyici bir hikâye anlatımı, nefes kesici fotoğraflar ve harika illüstrasyonlar eşliğinde bizlerle buluşturuyor.
2013 Yılından bu yana İngiltere’de yayınlanan All About History Türkiye’nin bu yedinci sayısında kapak konusu RUSYANIN
Romanda 15 Mayıs 1919 tarihinde Anadoluyu işgale başlayan Yunanistan'ın Batı Anadoludaki mezaliminden, Kuvayımilliyenin oluşum sürecinden, taassubun kasıp kavurduğu bölgelerde çıkan iç isyanlardan bahsedilmektedir. Tarihi gerçekler destansı bir üslup ve sağlam bir kurmacayla hikayeleştirilmiştir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 19 Mayıs 1919 tarihinde yaktığı bağımsızlık ve hürriyet ateşinin dalga dalga bütün yurda nasıl yayıldığına romanda şahitlik etmekteyiz. Türk milletinin emperyalizme, saraya ve onun taassubuna karşı verdiği destansı mücadele etkileyici bir şekilde romanda yer buluyor. 15 Mayıs 1919 tarihinde Yunanlar'ın İzmire ayak basmasıyla Hüseyin Tahsin'in tabancasından çıkan kurşun sayesinde mücadele ateşi alevlenmiş Atatürk'ün önderliğinde toptan bir ölüm kalım mücadelesine dönüşmüştür.
Milletin temiz vicdanından doğan Kuvayımilliye başlarına taktıkları kalpaklarla özdeşleşmiş ve Kalpaklıların emperyalizme ve saraya karşı verdiği mücadele başarıyla nihayetlenmiştir. Bu ülkede bayrağımız dalgalanıyorsa, ezanlarımız sürüyorsa, medeni milletler gibi hür ve müreffeh isek bunu Kalpaklılara borçluyuz. Allah onlardan razı olsun. Ruhları şad mekanları cennet olsun ...
Öncelikle yazarı Fatih Kaplan'ı tebrik ediyorum. Elime aldığımda tamamen yerel tarihçilik mantığıyla yazılmış olduğunu düşündüğüm kitabı okumaya başladığımda fikirlerim oldukça değişti. Son sayfasını kapattığımda ise destansı fakat bir o kadar gerçek (maalesef gerçek) hayatların ağırlığı altında ezildikçe ezildim. Tarih bölümü mezunu olarak
“Söyledim değil mi, teknem kayalara çarpıp battı.
Ve kendimi burada buldum.
Söyledim değil mi, kızgın kumların üstünde değil, deniz kıyısında değil,
başı bulutlarda bir yerdeydi bu kayalar.
Kendime geldiğimde, çevremdeki insanlara denizi ve tayfaları sordum.
Hiçbir şey anlamadılar.
Karların üstüne (çünkü karla kaplı kayaların üstünde bulmuştum
2013 Yılından bu yana İngiltere’de yayınlanan All About History sonunda Türkiye’de de yayına başladı.
Bu ilk sayısında, Berlin sokaklarında Nazi İmparatorluğu’nun yükselişine tanıklık ediyor, Da Vinci’nin Floransa’da başlayan macerasına katılıyor, Tapınak Şövalyeleri'nin en derin sırlarını açığa çıkarıyor ve ünlü kâşiflerle denizlere açılıyoruz.
Yazarımız, biz değerli okuyucularına öyle bir KUMPAS kurmuş ki 18.bölümde Elisa’nın ağzından çıkan o adı okuduğum dakika dondum kitaba baktım. Hep bildiğiniz ama şimdi ancak tanıştığınız o karanlık kahramanınız işte benim, hep bendim, nasıl anlamadınız, der gibiydi. Sonuç, Saara Elisa’yı evlatlık almasaydı asla o kitabı yazamayacaktı, cinayet ve