Daha sonra doktoramı hazırlarken bu kez Almancaya ihtiyaç duydum. Gene bir kitapla, Goethe Enstitüleri’nin Almancayı öğretmek için kul­landıkları Yabancılar için Almanca (Deutsch für Auslaender) dizisinin ilk kitabını alarak hocaya gittim ve yine bana yardımcı olup olamayacağını sordum.
Sayfa 117Kitabı okudu
Yahudi milliyetçiliğine dair olağanüstü incelemesini, Kari Deutsch'ten yaptığı bir alıntıyla başlatır'Bir millet ... ataları hakkında yaygın bir yanlışlık ve komşuları hakkında da yaygın bir nefret ile bir araya getirilmiş kişiler grubudur.'
Reklam
Esad Reform Yapacak
15 Nisan 2005 tarihli yine Deutsch'un yazdığı bir belgede , Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in 13- 14 Nisan'daki Suriye ziyareti ele alınıyor.
Sayfa 328Kitabı okudu
Baskının İçyüzü
4 Temmuz 2003 tarihli Büyükelçi Robert Pearson onaylı belgede Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Vekili Baki İlkin'in ABD Büyükelçiliği Başmüsteşarı Robert Deutsch ile yaptığı görüşmenin notları var.
Sayfa 275Kitabı okudu
AKP İçinde Kemalist İttifak
Konuya ilişkin bir diğer Wikileaks belgesi , Robert Deutsch imzasıyla ABD Ankara Büyükelçiliği'nden gönderilen 28 Şubat 2003 tarihli telgraf; konu ise yine tezkere.
Sayfa 159Kitabı okudu
Orduya Yaptırımlar
8 Haziran 2004 tarihli belge Edelman'in onayıyla, Büyükelçilik Başmüsteşarı Robert S. Deutsch tarafından kaleme alındı.
Reklam
İnsanoğlu doğası gereği sosyal bir türdür. Çok az kişi, kimseyle görüşmeden ya da konuşmadan münzevi bir hayat yaşayarak mutlu olabilir. Başkalarıyla etkileşimlerimizde duygusal destek alır, sevgi ve şefkat görüp hoş deneyimler yaşarız. Başkaları kendimizi ne kadar iyi hissettiğimiz üzerinde çok önemli bir rol oynar. Uzun süre yalıtılmış olarak
Sayfa 439Kitabı okudu
Was diesen einen Vogel aber so besonders machte war, daß er geliebt wurde. Nicht für irgend etwas, sondern einfach nur so. - Ama bu kuşu bu kadar özel yapan şey sevilmesiydi. Bir şey için değil, sadece sevildiği için.
Es war einmal ein kleiner Riese. Er hieß Igor, und er war sehr unglücklich. - Bir zamanlar küçük bir dev varmış. Adı Igor'muş ve çok mutsuzmuş.
Güç, dar anlamıyla, çıktının girdiye önceliğidir. Dinlemektense konuşabilmektir. Bir anlamda güç, öğrenmek zorunda olmama lüksüne sahip olmaktır. ( Karl Deutsch, 1966)
Sayfa 70 - Doğan KitapKitabı okudu
94 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.