Dahi Diktatör! Şimdi diyeceksiniz ki dahi olmak harikulade de şu diktatör de neyin nesi? Telaşa kapılmayın hepsini anlatacağım... Herkesin içinde kendi doğrularını kendine kabul ettirmeye çalışan bir diktatör var. Diktatör kelimesi semantik manada sevimsiz bir kelime, kabul ediyorum.
Diyelim ki çok hastasınız ve reçetenizde kullanmanız
" Hep söylemişizdir, ‘demokrasi’, ‘Özgürlük’, ‘Eşitlik’, ‘Barış’ ve ‘İnsan hakları’ gibi kavramlar masum olduğu gibi bir o kadar da tehlikelidir diye...
Siyonizmin kurucularından Theodor Herzl bir asır önce, ‘’karıştırmak ve bölüp parçalamak istediğiniz ülkelere zehirinizi bu kavramların içine gizleyerek enjekte edin” diyerek
Eski Yunan-Roma dünyasında hür yurttaş meclisleri bu görevi elde tutarlardı veya fevkalade yetkili kıldıkları yöneticiye bazen tüm görevleri devrederlerdi. Roma da bu fevkalade memurlara bugün kötü anlamda kullanılan, oysa masum bir deyim olan “dictator” denirdi. Yasamayı bile onlarla paylaşırlardı. Venedik ve Polonya cumhuriyeti (evet, cumhuriyetti) gibi ortaçağdan yeni çağlara süren devletlerde meclis baştaki idareciyi seçerdi. Venedik’te bu “doce” idi, Polonya’da kraldı. Ömür boyu bu fevkalade yetkili göreve meclis tarafından getirilirlerdi.
"Her iktidar adam öldürür mü?
"Evet! İktidar zulüm demektir. Hele denetlenemeyen iktidar."
"Peki iyi insanlar iktidara gelirse?"
"Öyle şey olmaz."
"İyi insanlar iktidara gelemez, gelse bile iktidar onu bozar, zalim yapar."
Cesur Yeni Dünya, bilim karşıtı gerici bir romandır. Alt metininde bilim düşmanlığı yapar, bilimsiz kutsallığı savunur, insan ilerlemesine küfür sövgüler düzer. Ancak bundan ibaret tek yönlü bir roman da değildir.
Cesur Yeni Dünya'da anne demek yasak. Anne kelimesi müstehcen bir sözcük. İnsanlar bu lafı duydukları zaman utançtan kızarıyorlar.
"... gerçek bir Şair idi, ve bilmeden Şeytan'ın mezhebindendi"
William Blake
Şair John Milton (1608-1674), İngiliz Edebiyatı'nın en önemli taşıyıcı sütunlarından biridir. Yunanca, Latince, İtalyanca dillerine hakim olan Milton, teoloji alanındaki çalışmalarıyla birlikte, eserlerini mitler ve dini öğeler üzerine kurmuştur. İngilizce’ye
@cemyayınevi çevirisi ile #bertrandrussell tarafından yazılan #iktidar
Modern felsefede iktidar konusuna geliştirilen yaklaşımlar arasında önemli bir yeri olan bu çalışmada, iktidar istencinin ortaya çıkarmış olduğu pek çok form tartışılıyor. Nobel ödüllü yazar Bertrand Russell, bir taraftan iktidarın felsefi anlamından tarihsel
" Milli Şef " ( aynı tarihlerde , hemen hemen aynı iki " lider " daha vardır : İtalyan diktatör Mussolini ile Alman diktator Hitler ) dedirten İsmet İnönü'nün yönettiği Türkiye'de Atatürk'ün izleri silinmek istenmiş , öncelikle de paradan - puldan ve devlet dairelerinden fotoğrafları kaldırılmıştır .
Bunu Atatürk döneminde
Goerge Orwell okuduğum tek roman hayvan çiftliğiydi. 1984 içerik olarak daha şiddetli olduğu için hep ertelediğim bir eserdi. Ama şimdi bakıyorum da keşke daha erken okusaymışım. Hayvan çiftliğinden ne kadar etkilendiysem 1984’den 4 kat daha fazla etkilendim.
1984’ü george owell Stalin iktidarından etkilenerek kaleme alıyor. Daha doğrusu Stalin