Diktatörlük bir gerçekse devrim görev olur. Pascal Mercier
Bütün otoriter rejimler şiddet üzerine kuruludur: Bütün diktatörlük heveslileri, her türlü kimlik ve fikir farklılığını abartır, düşmanlıkları körükler, tarafları şiddete özendirirler... Sonra da bu kavga ve şiddet ortamında kendilerine karşı çıkan herkesi hainlikle suçlar ve ellerindeki iktidar gücünü bütün muhaliflerini zorbalıkla ve şiddetle susturmak için kullanırlar. Emre Kongar
Reklam
"HAYVAN ÇİFTLİĞİ" kitabına nedense yorumla kısmından yorum yapamadım bende buradan yazmak istedim. Kitabı normalinden uzun bir zamanda okumam kesinlikle benim eksikliğim oldu çünkü kitap gerçekten çok akıcı. Müthiş bir DİKTATÖRLÜK örneği gördüğüm için aklıma ilk olarak Erdoğan geldi.. Belki bu yorumuma kızanlar olacaktır ama şu an gündemde olan DİKTATÖRLÜK tartışmasından sonra bu yorumu yapma zorunluluğu hissediyorum. Ülkemiz şu an tam olarak bu durumu yaşıyor ve bence halk koyunlaştırılmış durumda Cumhuriyet değerleri silinmeye çalışıyor ve maalesef buna tepki konulamıyor.. Bu kitabı okurken oradaki hayvanlar ayaklanacak ve o domuzu düşürecekler diye heyecandan yerimde oturamadım ama ne yazık ki olmadı.. Sonumuzun kitaptaki sonla bir olmaması dileğiyle yüm yoldaşlara selam olsun..
Ama edebiyatın öldürülüşü, saflıktan, aymazlıktan ya da sadece züppelikten gelmiyor. Edebiyat bilinçli olarak öldürülüyor. Çünkü "önce söz vardı" kuralı gereği söz sanatları, kitleleri düşündüren harekete geçiren ya da isyan ateşini körükleyen en köklü sanat. Tanrı bile insanlara kitaplar yoluyla seslendi. Darwin, Marx, Freud, Einstein dünyayı kitaplarla değiştirdi. Bu yüzden gerçek edebiyat "kapitalist diktatörlük" için tehlikeli bir tür. Sadece tüketici olarak gördükleri bireyler düşünmesin, soru sormasın, ayaklarına blue jean geçirip kafalarına jöle sürerek mutlu olsun istiyorlar. Kitapların yaydıkları hümanist fikirlerden hiç hoşlanmadıkları için edebiyatı, varlıklı ve züppe entelektüeller arasında oynanan içi boş bir oyuna çeviriyorlar. Hitler'in kitap yakması kadar vahim bir gelişme bu. Edebiyat Mutluluktur, Zülfü Livaneli (Sayfa 37)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 5 Nisan'da yaptığı konuşmada "Meslek kuruluşlarının, belirli menfaat grupları ile belirli ideolojilere mensup kesimlerin tasallutundan kurtarılması gerektiği; meslek kuruluşlarının seçim yöntemlerinin değiştirilmesine ihtiyaç olduğu; Hükümetin ve Meclis'in de üzerine düşenleri süratle yerine getirmesiyle, bu
son ayini okurken ...araştırmalar Bolşevik İhtilali 1917 yılının ve yeni zamanlar tarihinin en önemli olayını şüphesiz Rusya’daki Bolşevik İhtilali teşkil etmektedir. Bu ihtilalin derin sebeplerini, Fransız ihtilalinden beri Rusya’nın içinde meydana gelen uzun gelişmelerde aramak gerekir. Bu gelişmeleri de üç unu nokta tarafındın
Reklam
Kur'an-ı Kerim'de Diktatörlük
Kasas Suresi, 4. Ayet: "Gerçekten firavun o ülkede büyüklük tasladı ve oranın halkını guruplara ayırdı. Onlardan bir grubu zayıflatıp eziyordu." Zuhruf Suresi, 54. Ayet: "Firavun, halkını küçümsedi ve hiçe saydı, onlar da körü körüne ona itaat ettiler. Çünkü günahlarla yoldan bütün bütün çıkmış bir topluluk idiler." Halkı hiçe sayan dikta yönetimi hakkı da hiçe sayar, ortakları, iş birlikçileri, çevresindeki yalaka, menfaatçi dalkavuklarla bir oligarşi kurar, dürüst ve faziletli kimseleri susturur, baskı altında kişiliklerini yitiren halk da sürünün çobana uyduğu gibi mevcut rejime boyun eğer, boyun eğmeyen ise bertaraf edilir. Böyle toplumların kaderi onursuz yaşamaktır. Zaten baskı rejimleri aptallaşmış, kişilikleri ve kimliklerini yitirmiş toplumlarda güçlenirler. Bu ayetlerin günümüz Türkiye'sine bakan bir çok yönü vardır. Ne diyeyim, Allah tez zamanda milleti aptallıktan ve günah çukurundan kurtarsın. Firavunun derdest edilmesi ancak buna bağlıdır.
645 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.