Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Akıl akıldan üstündür,
Özgürlük rejimlerinde, yani demokraside, her şeyin sorgulanması gerektiğini, nihai otoritenin olmadığını, Hasan-Ali şu sözleriyle belirtmiştir: "Demokrasinin dünya görüşü, bir mantığa dayanır. Demokrasinin dünya nın ana prensibi şudur: 'Her fikirde hata ve sevap ihtimali vardır.' Eğer bu postülâtı kabul etmezseniz demokrasi geometrisini kuramazsınız. …Bu prensibi kabul edince ilk müşkül yenilmiş olur. Çünkü kendi davanızda, karşınızdakinin davası kadar hata ve sevap olacağına inanınca pek tabiî olarak tartışmaya razı olursunuz. O zaman bir itiraz karşısında kalınca: - Acaba? ! ... dersiniz. Bu 'Acaba?' yok mu, işte demokrasinin en değişmez remzi budur. Bütün diktatorya rejimleri 'Acabasızlar' rejimidirler." Hasan- Âli’ye göre “Demokrasinin amaçlarından biri şu kanaati bütün fertlerde canlı tutabilmektir: 'Akıl akıldan üstündür.'”
Sayfa 49 - 1. Bölüm: Doğa Bilimleri Açısından Özgürlük ve Tarih Kavramları - IIIKitabı okudu
İnsanı, hatta insanlığı köleleştiren hangi düşünce, hangi devlet, hangi düzen olursa olsun insanlık aleminin düşmanıdır Diktatorya gerek şahıstan şahısa uygulansın, gerekse hükümetlerden halka, tasvibi imkânsız olan en adi rejimdir Sömürü de öyle İnsanlar teşekkürle, minnet borçlarıyla soyuluyor sömürülüyorsa bu teşekkür dostluğuna son vermesi
Reklam
Her türlü gruplaşmayı dejenere etmeye yatkın bir toplumla karşı karşıyayız
Bunun düzelmesi elzem; düzelmediği takdirde Türkiye'de maalesef gelişme olamayacak. Asıl önemlisi, ahlaklı insanların yaşamı güçleştikçe toplumdaki buhran da artacak. Bunun sonu ne olur? Büyük bir sosyal patlama yaratır. Türkiye'de çalışan, bir yerlere gelmek için gerçekten uğraşıp didinen insanlar da var; bu kişilerin hakkını ilelebet yiyemezsiniz. Bu işlerin kesinlikle halledilmesi lazım; aksi takdirde hakkaniyet ve adalet vadeden çok kuvvetli bir diktatorya gelebilir veya başka türlü çatışmalar ortaya çıkabilir ki huzurumuz kaçar.
Sayfa 163 - Kronik Kitap / 1. Baskı, Şubat 2022, İstanbul - Söyleşi Yenal BilgiciKitabı okudu
Türkiye’de çalışan, bir yerlere gelmek için gerçekten uğraşıp didinen insanlar da var; bu kişilerin hakkını ilelebet yiyemezsiniz. Bu işlerin kesinlikle halledilmesi lazım; aksi takdirde hakkaniyet ve adalet vadeden çok kuvvetli bir diktatorya gelebilir veya başka türlü çatışmalar ortaya çıkabilir ki huzurumuz kaçar.
Sayfa 173Kitabı okudu
Demokrasinin dünya görüşü, bir mantığa dayanır. Demokrasi mantığının ana prensibi şudur: “Her fikirde hata ve sevap ihtimali vardır.”…Bu prensibi kabul edince ilk müşkül yenilmiş olur . Çünkü kendi davanızda, karşınızdakinin davası kadar hata ve sevap olacağına inanınca pek tabii olarak tartışmaya razı olursunuz. O zaman bir itiraz karşısında kalınca : -Acaba?!.. dersiniz. Bu “Acaba?” yok mu,işte demokrasinin en değişmez resmi budur. Bütün diktatörya rejimleri “Acabasızlar” rejimidirler.
Sayfa 48 - Türkiye İş Bankası ve Kültür YayınlarıKitabı okudu
Devlet = siyasal toplum + sivil toplum, yani zorlamayla zırhlanmış hegemonya. Tam anlamıyla Devlet = diktatorya + hegemonya.
Sayfa 98 - İmge KitabeviKitabı okudu
Reklam
“Her fikirde hata ve sevap ihtimali vardır.”…Bu prensibi kabul edince ilk müşkül yenilmiş olur . Çünkü kendi davanızda, karşınızdakinin davası kadar hata ve sevap olacağına inanınca pek tabii olarak tartışmaya razı olursunuz. O zaman bir itiraz karşısında kalıncs : -Acaba?!.. dersiniz. Bu “Acaba?” yok mu,işte demokrasinin en değişmez remzi budur. Bütün diktatörya rejimleri “Acabasızlar” rejimidirler.
Sayfa 48 - İş Bankası Kültür yayınlarıKitabı okudu
Şiddet ve adaletsizlik her toplumda mevcuttur. Komünist istibdadın özelliği ise kanunsuzluğun kanun ve düzen kılıfına bürünmüş olmasıydı. Bu ikiyüzlülük, genel bir kafa karışıklığına neden oluyordu. Bazı insanlar, bu gibi sistemler dahilinde neyin yalan neyin gerçek olduğunu asla öğrenemeden yaşayıp ölürler. Saf bir şekilde basına, iktidara, resmî açıklamalara inanarak her daim yanılgı içerisinde, gayriihtiyari ve şuursuz bir şekilde yalanları ve zulmü destekleyerek yaşarlar. Bunun gibilerden sık sık insanı hayrete düşüren şu naif açıklamayı duyarsınız. "Ama gazeteler öyle yazmıştı." Diktatorya ve bu tür olan bitenden habersiz ve ahmaklaştırılmış kitleler, birbirlerini var eder ve beraber hareket ederler.
Sayfa 62
·
Puan vermedi
Niyazi Berkes, Aydın Sanır Herkes
Abdurrahman Çelebi kontenjanından bir başka memleket sözde aydını olan zatın, en bilinen ve ilk yazımı İngilizce olan eseridir. Türkiye'de Sekülerizmin Gelişimi yerine Türkiye'de Çağdaşlaşma diye çevrilmiştir. En kısa tanımlamayla kitabı; Türkiye'de laikliğin 300 yıllık tarihidir. Osmanlı'nın son 300 yıllık Cumhuriyete doğru
Türkiye'de Çağdaşlaşma
Türkiye'de ÇağdaşlaşmaNiyazi Berkes · Yapı Kredi Yayınları · 2019470 okunma
118 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.