23 yaşında bir yazarın gerçeküstücü hayal ürünleriyle karşılaşıyoruz. Betimlemeler oldukça sağlam eşyayı, mekanı ve zamanı hissettiriyor. (Ramazan topunun patlayacağı o 3 saniyelik zamanı masada oturup içselleştiriyorsunuz. )
Hikayeler aydınlık bir şekilde başlayıp karanlığa doğru yol alır halde.
Çağın getiri bunalım, sıkıntı, kaçış, yalnızlık öykülerde fazlasıyla kendine yer bulmuş.
Öykülerin geçtiği mekan anlatımla benzerlik taşır, ev içleri , avlular kapalı, boğuk atmosferi vermektedir. evler eskimiş, püskümüş, karanlık anlatımlarla verilir. Mekan bağlamında karakterlerdeki sıkıntı da hissedilir.
Karakterler klasik tiplerden sıyrılmış, ayrıksı ve sıradışıdırlar. Güleç Osman, Kedilerin sahibi..
Öyküler de yorumlaya açık, net sonuçları olmayan belirli olaylar verilmiştir.
Dil, yalın ve sade olmakla birlikte. Yoğun, sanatsal ve imgelemdir. 53. sayfada kuru bir öksürüğü,18 de günün batışını takdire şayan betimlemelerle verir. Bu dönemin şiirinde(2. yeni) olduğu gibi alışılmamış bağdaştırmalar vardır.