Ben iyi bir anne olacağıma inanıyorum. Çünkü, çocuğuma şimdiki anneler gibi davranmayacağım. Adeti anlatırken utanmayacağım, cinselliği anlatırken utanmayacağım. Belki bir oğlum olacak ve küpe takacak. "Çok yakıştı" diyeceğim. Belki bir kızım olacak ve saçını kazıtacak. "Mükemmelsin" diyeceğim. Belki eşcinsel olacak çocuğum.
Güneş Dil Kuramı
Türkçenin söz varlığını, başta Arapça ve Farsça olmak üzere yabancı dillerden geçen kelimelerden arındırarak özleştirme hareketi, diğer bir deyişle “Dil İnkılâbı”, Tanzimât ile başlar ve bilhassâ Cumhuriyet ilan edildikten sonra Atatürk’ün özverili çalışmalarıyla hızlı bir şekilde devam eder. Başlatılan bu hareket, sadece yabancı dillerden geçen
Ulus Baker
Dostoyevski ve Tarkovski : Ulus Baker
''Rus düşünürlerini bütün Spinozacılığıma, onların bütün irrasyonelliğine rağmen kendime çok yakın buluyorum.''
Dostoyevski'yi Tarkovski'ye bağlayan bağ, üzerinden onca tank, bombardıman, acı, hayal kırıklığı, devrim ve karşı devrim, hatta varoluş üstünde tepinen onca olumlu şey --bilim, sanat, ahkâm ve
Ölümün Dini, dili, ırkı olamaz!
Kürt çocukları katledilince neredeydiniz?
Peki Filistinli çocuklar katledilince neredeydiniz?
Ne kadar insanlıktan uzak bir yaklaşım.
Ortak acılar bile ayrıştırılmış vaziyette.
Başkasının acısını kendi acınıza olan yaklaşımına göre değerlendiriyorsunuz! ÇOK FAZLA DÜŞÜNÜYORSUNUZ ama çok AZ HİSSEDİYORSUNUZ.
Katledilen masum insanlar, çocuklar DİLİN DİNİN IRKIN NE ÖNEMİ VAR?
Olaylara Siyasi değil İNSANÎ bakmanın zamanı gelmedi mi?
Ana dilin önemi
Çeviri yapılan kitapların Türkçenin yazım ve noktalama kurallarına uygun yazılmaması okunan kitabın vermek istediği duyguyu köreltiyor. Ayrıca yapılan anlatım bozuklukları da anlamayı engelliyor. Ana dilimizin bu denli önemsenmemesi çok üzücü bir durum. Ana dilimizin yok olmaması için çevirmenlerin ve yazarların belli bir dil kullanabilme seviyesinde olması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca okuyucular da yazdıklarına dikkat ederse dilimiz canlılığını kaybetmez ve unutulmaya yüz tutmaz.
"HADÎSLERİ HEVÂYA ARZETMEK!.. -2"
Meşhur Fransız Müsteşriklerinden biri olan Louis Massignon “Oryantalizm” adlı kitabında diyor ki; "Onların her şeylerini tahrib ettik. Felsefeleri, dinleri mahvoldu. Artık: hiçbir şeye inanmıyorlar. Derin bir boşluğa düştüler. Anarşi veya intihar için olgun hâle geldiler."[Oryantalizm,8]
İçinde bulunduğumuz modern zamanlar, hakk ile