"Doğaları" nedeniyle siyasi haklardan dışlanan kadınlar, kendilerini aynı "doğa" adına bu hakları talep etmek gibi paradoksal bir durumda bulurlar ve sözde "kadınsı" niteliklerden siyasi kaynaklar yaratırlar: ahlak, nezaket, empati, somutluk duygusu... Düşünülen tuzak şudur ki damgalanan, tanımlanan şey, siyasi kimliğin tamamını, özgürleşmenin ana kaynağını oluşturuyor.