Çerçeveletip asmalık.
İlk karşına çıkanla tartışma; yalnızca iyi tanıdığın, saçmasapan şeyleri savunmayacak kadar anlama yetisine sahip olduğunu düşündüğün ve utanılacak durumlara düşmeyeceğini bildiğin kişilerle tartış; otoritenin dikte ettiklerine göre değil, nedenlere, gerekçelere dayanarak tartışmayı bilenlerle; sunulan nedenleri dinleyip dikkate alanlarla; ve nihayet, gerçeğe değer veren, karşı tarafın ağzından bile olsa iyi nedenleri memnuniyetle dinleyen ve doğruyu karşı taraf söylediğinde, yani kendisi haksız olduğunda da bunu hazmedebilecek kadar adalet duygusuna sahip olanlarla tartış. Demek ki yüz kişi içinde tartışmaya layık bir kişi bile zor çıkar. Geri kalanı ise bırakın ne isterlerse onu konuşsunlar, çünkü desipere est juris gentium [budalalık insan hakkıdır ]; (Aristoteles)
Sayfa 75 - Sel Yayıncılık, 1.Basım 2012, İstanbul
724 syf.
·
Puan vermedi
·
27 günde okudu
Çemberin dışında mısınız?
Ya dışındasın çemberin Ya da içinde yer alacaksın Kendin içindeyken kafan dışındaysa Çaresi yok kardeşim Her akşam böyle içip kederlenip mutsuz olacaksın Bu kitabı okurken Murathan Mungan’ın “Çember” adlı şiirini düşündüm durdum.Çemberin içinde var olmaya çalışırken kendisi gibi olamadığını fark edip mutsuzlaşan ve yalnızlığı tercih eden Selim aile, evlilik ve toplum ezberlerinin çok ötesinde bir zihin yapısına sahiptir. Oğuz Atay Selim karakteri ile bize Tutunamayan bir insan profilini bütün çıplaklığıyla sunar. Selim’i okurken onun bu yalnızlığının ne kadar onurlu ve haklı bir yalnızlık olduğunu fark ederiz. Diğer taraftan diyalektik bir bakış açısıyla Oğuz Atay iş ve aile bütünlüğünü koruyabilen Turgut Özben karakteri ile hayata tutunabilmiş bir bireyin zamanla Selim’i daha yakından tanımasıyla bir Tutunamayana dönüşmesini gözler önüne serer. Kitabı okumadan önce duyduğum şehir efsaneleri benim bu kitapla ilgili korkularımı tetiklemişti oysaki okuduktan sonra kendi adıma duyduklarımın yersiz olduğunu düşündüm.Kitapta en sevdiğim bölümler kitabın sonunda yer alan Tutunamayanlar ansiklopedisiydi, Oğuz Atay’ın inanılmaz bir hayal gücü var, bu hayal gücü ona “disconnectus erectus “adında tutunamayan bir hayvan türü icat ettirir ve bu hayvanın yaşam şekli, sosyal ilişkileri ve yeteneksizlikleri konusunda bir ansiklopedik bilgi oluşturacak kadar okuyucuya bilgi sunar. Öyle ki bu bilginin gerçek olup olmayışı konusunda kuşku duyup internetten araştırdım. Kitapla ilgili söyleyebileceğim tek olumsuz nokta başlarda belli bir kısımda Osmanlıca bir bölümün oluşuydu. Çemberin dışındakilere selam olsun.
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202062,4bin okunma
Reklam
TÜM FİLOZFLAR VE ESERLERİ (KRONOLOJİK SIRALAMA)
taslak 008 Pre-Sokratik Döneme Ait Eserler 1-Thales (625-545 MÖ) 2- Anaksimandros ( 610-546 MÖ) 3-Anaksimenes
Fragmanlar
Fragmanlar
72 syf.
10/10 puan verdi
Abelard ve Heloise üzerine onca konuştum ama yazamadım. Denedim ama olmadı bunun öncelikli sebebi, kitabı okuduktan sonra bir süre kendime gelememiş olmam. Etkisinden çıktım mı, hayır. Ama yazmam gerektiğini hissediyorum artık. En çok da kendim için. Yine de okumak yerine, dinlemek isteyenler için, işte canlı kanlı Abelard ve Heloise videosu:
Abelard ve Heloise
Abelard ve HeloiseRonald Duncan · Helikopter Yayınları · 20182,430 okunma
565 syf.
9/10 puan verdi
Spoiler içerir. Canetti 1905’te Osmanlı İmparatorluğunun özerk bölgesi olan Bulgar Krallığına bağlı Rusçuk’ta doğmuştur.Daha sonra Almanya,İngiltere,Avusturya,İsviçre’de yaşayan ırksız ve yurtsuz bir göçebedir deyim yerindeyse.Yahudi olduğundan dolayı Nazi zülmünden payını fazlasıyla almıştır.Bu süreç yüzünden farklı coğrafyalara gidiş geliş
Körleşme
KörleşmeElias Canetti · Sel Yayıncılık · 20213,590 okunma
~ Her zaman herkesin başına her türlü şey gelebilir. ~
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.