"Sahte bal satanlarla ilgilendiğimiz kadar, sahte din tüccarlarıyla ilgilenmiyoruz." Eski Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez
Sayfa 192Kitabı okudu
Prof. Dr. Mehmet Görmez Aksâ'da Arapça hutbe okuyan ilk ve tek T.C Diyanet İşleri Başkanı
Reklam
Prof. Dr. Mehmet Görmez
15 Mayıs 2015 - Cuma Mescid-i Aksâ da Arapça hutbe okuyan ilk ve tek diyanet işleri başkanı. Konuyla ilgili yazdı köşeyazısı; yenisafak.com Taha Kılınç "O Hutbe"
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez'in bir kaç yıl önce bir Ramazan akşamında bizzat yaşadığı ibretlik bir olay. Belarus'un başkenti Minsk'e bağlı İvya köyünde bir camide teravih namazı kıldırıyor kendisi. Önde erkekler, arkada kadınlar namaza duruyorlar. Salavat getirilen kısımda cemaatten ilahi formunda bir ses yükseliyor: "Lailahe illallah Cebrail melekullah. Lailahe illallah Mikail melekullah." Şaşırıyor, devam ediyor namaza. İkinci arada bu defa Azrail ve İsrafil'in isimleri zikrediliyor. Sonraki aralarda ise sırasıyla bütün peygamberler sayılıyor. En son arada ise doğal olarak "Lailahe illallah Muhammed Rasulillah" sesleri yükseliyor. Ancak hemen ikinci mısra geliyor arkadan: "Lailahe illallah Abdülhamid Halifeti Rasulillah." Mehmet Görmez Bey, "Salavatlar bitti ama o anda ben de bittim" diye anlatıyordu gözleri dolarak, "Neredeydim, hangi zamandaydım, şaşırmıştım."
Sayfa 40
... Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez'in bir kaç yıl önce bir Ramazan akşamında bizzat yaşadığı ibretlik bir olay. Belarus'un başkenti Minsk'e bağlı İvya köyünde bir camide teravih namazı kıldırıyor kendisi. Önde erkekler, arkada kadınlar namaza duruyorlar. Salavat getirilen kısımda cemaatten ilahi formunda bir ses yükseliyor: "Lailahe illallah Cebrail melekullah. Lailahe illallah Mikail melekullah." Şaşırıyor, devam ediyor namaza. İkinci arada bu defa Azrail ve İsrafil'in isimleri zikrediliyor. Sonraki aralarda ise sırasıyla bütün peygamberler sayılıyor. En son arada ise doğal olarak "Lailahe illallah Muhammed Rasulillah" sesleri yükseliyor. Ancak hemen ikinci mısra geliyor arkadan: "Lailahe illallah Abdülhamid Halifeti Rasulillah." Mehmet Görmez Bey, "Salavatlar bitti ama o anda ben de bittim" diye anlatıyordu gözleri dolarak, "Neredeydim, hangi zamandaydım, şaşırmıştım." Abdülhamid bizi daha çok şaşırtacağa benziyor...
Sayfa 40
Mezhepler, İslam dininin anlaşılmasındaki farklı fikir ve kanaatleri temsil eden, zamanla oluşmuş beşeri mekteplerdir. Hepsinin amacı Allah'a varan istikameti belirlemektir. Her biri ana yola varan bir tali yol mesabesindedir, ancak varacakları yer aynıdır. Mezhebi dinle aynileştirmek ya da mezhep mensubiyetini, İslam aidiyetinin üstünde görmek asla kabul edilemez. Mezhebe dayalı ayrıştırma, ötekileştirme ve çatışma taassubun ve cehaletin yansımasıdır. Mezheplerin dinin önüne geçtiği hallerde en çok zarar gören dinin bizzat kendisi olmuştur. Burada altını çizerek tekrar vurgulamak istiyorum: Şiiler ve Sünniler tek bir ümmettir.  Hiç kimse bir başkasını, İslam'ı kendisinin anladığı gibi algılayıp yaşamadığından ötürü tekfir edemez. Prof.Dr.Mehmet Görmez Diyanet İşleri  Eski Başkanı
Sayfa 197Kitabı okudu
Reklam