İçimde ince bi sızı var duymazdan geldiğim, diye söyleniyordu. Ben duymazdan geliyorum, o içimi deliyor, susturamıyorum..
"GENÇLİĞİMİ BIRAKTIM SOFYA’DA..."
Tarihte nice aşk öyküleri vardır ama beni Atatürk’ün bir cümlesi her zaman dağıtır. Ankara’da Bulgar Kooperatif Tiyatrosu’nun oyuncularıyla sohbet ederken, ‘gençliğimi bıraktım Sofya’da’ demiş. ‘Bir kız sevdim ama bana vermediler." Hadi gelin gerçek bir aşk öyküsüne doğru yolculuğa çıkalım: Mustafa Kemal Atatürk görev icabı Sofya’ya gider.
Reklam
Herkese merhaba sevgili okurlar.Bugün sizlere bir soru cevap postu hazırladım. Bir kitap seçip o kitap üzerinden aşağıdaki soruları cevaplandıracağım böylece hem kitap hakkında daha fazla bilgi edinmiş olursunuz ve ben de kitap hakkında notlar almış olurum. :) Soru 1:Öncelikle hangi kitabı seçtiğini yazarıyla birlikte söyler misin? Seçtiğim kitap
Mehmet Okuyan denilen bir zat var 30 yıldır Kur'an bize yeter diye bağıra bağıra söyleniyordu. Ehli sünnet hocalar ise hayır yetmez , yetseydi bizlere Peygamberleri yollamazdı Allah dediler. Ama şimdi bakıyoruz ki Mehmet Okuyan dahi tefsir yazıyor. Neymiş Kur'an tek başına anlaşılmaz.
Davalar acılar içinde doğar, refah içinde ölür.
"Ağlama Zeyneb'im bahar gelecek." Uzun yıllar önce hayatımızda yer edinen o nazlı ezgilerden biri takıldı bugün dilime. Benim gibi yaşı azıcık ilerlemiş olanlar hatırlayacaktır diye düşünüyorum. O günlerde bir bahar bekleniyordu. Bazı ezgiler de bu ezgide olduğu gibi o baharın ümidiyle söyleniyordu. Sonradan zaman geçtikçe yaşananlar o baharın geldiğini düşündürmüştü bizlere. Lakin yanılmışız. Meğer yalancı bir baharmış yaşadığımız. Zira bahar geldi ama ne Zeynepler ne Mehmetler kaldı o günlerden.
Aliya İzzetbegoviç
Aliya İzzetbegoviç
'in "Davalar acılar içinde doğar, refah içinde ölür." sözünü haklı çıkaran günleri gördük. Hâl böyle olunca da gelen bahara sevinemedik.
GECE YARISI YOLCULARI | 15
CEREN VE GÖKHAN İyi miydi? Bu adam iyi miydi? Tedirginliği her halinden belli olurken hala hiçbir şey yokmuş gibi davranıyordu. Tanıyordu onu, dört yılını vermişti ona. Daha önce onu böyle görmediğine emindi. İkisi de şöminenin önündeki büyük puflara oturmuşlardı yarı çıplak. Ceren böyle düşünürken, Gökhan pişmanlığın verdiği üzüntüyle yemeklerin
Reklam
Kuşlar Uçmayı Unutur Mu? Benim bir muhabbet kuşum vardı. Babam almıştı. Tahtadan bir de kafesi vardı. Anneannem hiç hoşlanmamıştı kuşun kafese hapsedilmesinden. Babama her gün söyleniyordu “Kuş kafese konmaz. Günah.” diye... Bazen de dönüp bana “Götür bu kuşu ormana bırak, uçsun.” diyordu... Babam kızar diye yapamadım hiç. Keşke yapsaydım. Eve
TEK NOKTALIK SATIRLAR
Yağmurun altında geldiğimde yoktu, Bilmem yoktu. Şans ahvaline sarılmıştı her şey, Benim içimde ki diyarda. Bir şeydi ama kelimelerde yoktu, İbaresi, telaffuzu... Yola çıktıkça sağanak yağmurlarda,
181 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.