Düşük entropi kültürü, erkek ve kadını doğadan ayrı değil, onun bir parçası olarak algılar. Doğa, istismar edilecek bir gereç olmaktan çıkarak, tüm işleyişi içinde hayatın kaynağı olarak görülür. İnsanların doğa ile “bir” olduğu anlaşıldığında, tüm insani faaliyetlerin yargılanabileceği bir ahlaki zemin oluşturulur. Örneğin düşük entropi toplumunda, değerlerin yok edilmesine katkıda bulunan her ekonomik faaliyet edepsizlik diye görülecek. Her tür, yalnızca varoluşundan dolayı asli ve reddedilemez bir hakka sahip olduğu için korunmak zorundadır. Entropi Yasası bize “her şeyin başka bir şeyle bağlantılı oldugunu” söylediği için doğanın bir parçasının yok edilmesi, insanlar da dahil olmak üzere doğanın diger tüm varlıklarını etkiler. Düşük entropi toplumunda, doğayı “fethetme” mefhumu, yerini diğer yaratıklar ve çevre ile uyum içinde yaşama fikrine terkedecek. Hayatın diğer tüm formları gibi insanlar da dünyada fani konuklardır ve kendilerinden sonra gelebilecek başka yaşam formlarının da zamanlarında hayattan zevk alabilecekleri biçimde doğayı koruma sorumluluğuna sahiptir.
Geri167
675 öğeden 671 ile 675 arasındakiler gösteriliyor.