Hüseyin
@dogaldusunce
Sadece kendimiz için okumak ve düşünmek büyük bencillik olurdu.
11 okur puanı
Ekim 2021 tarihinde katıldı
Alışılmış olan
...Yavaş yavaş eskiden bıkıyoruz , güven içinde sahip olduğumuz şeylerden . Sonra tekrar avuçlarımızı açıyoruz ; en güzel manzalar bile içimizdeki aşkı güvenilir hale getirmiyor , üç ay bu manzaranın karşısında kalsak bile ; uzak kıyılar içimizdeki açgözlülüğü körüklüyor . Sahip olduklarımız , sahipliğimiz sürdükçe azalıyor...
Güz düşüncesi
"Ne yapalım , acıyla büyüyoruz biz . Acı pişiriyor bizi . Ruhumuzun kapalı gözenekleri acıyla açılıyor ve biz başka türlü yabancı kalacağımız şeylere acıyla açılabiliyoruz"
En ağır yük nedir ?
"En ağır yük .Gecenin ya da günün birinde , en ıssız yalnızlığınızda bir şeytan arkanızdan sürünerek gelse ve size şöyle dese : Şuan yaşadığın ve geçmişte yaşamış olduğun şekliyle bu hayatı tekrar tekrar, sayısız kere yaşamak zorunda kalacaksın;içinde yeni hiçbir şey olmayacak, her acı ve mutluluk ve her iç çekme ve hayatında kelimelere sığmayacak her küçük ve büyük şey sana geri dönecek , üstelik hepsi aynı sırada ve dizilimde - bu örümcek ve ağaçların arasındaki ay ışığı yine aynı şekilde, bu an ve ben yine aynı şekilde . Varoluşun sonu gelmeyen kum saati tekrar tekrar çevrilecek - onunla birlikte sen de , sen , tozun tozu ! Kendini yere atıp , dişlerini gıcırdatarak bu şekilde konuşan şeytanı lanetlemez miydin ? Ya da içinde, ona şöyle yanıt vereceğin muazzam bir an deneyimledin mi : Sen bir tanrısın ve bundan daha tanrısal bir şey duymadım . Bu düşüncenin gücü sizi etkisi altına alsaydı , sizi - şuan olduğu gibi - dönüştürür ve belki de ezerdi. Soru hep şudur : Bunu tekrar tekrar , sayısız kere ister misin ? Bütün eylemlerimizin üzerinde en ağır yük olarak durur bu . Yoksa, bu nihai sonsuz yaptırım ve mührün en büyük arzunuz olması için , kendinize ve hayata karşı ne denli hevesli olmak zorunda kalırdınız.
Şen bilim 1882
Sayfa 124 - Sel yayıncılık
Okur Takip Önerileri
"Birisi gelir
Unutma bahçelerinde
Çok beklemiş birisi
Lambasını kalbimize tutar
Yüzümüz birden güneşli sabahlar
İçimizde bir tuhaf iyilik duygusu
Bütün sokaklar ıslık çalmaya başlar
Gövdemizde sızlayan bir kayıp zaman
-Mutluluk değil , mutsuzluk değil-
Dünyanın bütün kederini severiz "
"Görüş, etkime ve dokunma ufuklarımız ne denli dar iseler , o denli mutluyuzdur : Ne denli geniş iseler , kendimizi o denli sıkıntılı ya da endişeli duyumsarız. Çünkü bu ufuklarla birlikte sorunlar , arzular ve korkular da büyür.Bu yüzden körler bile ilk bakışta göründüğü kadar mutsuz değildir ."
