ŞEYHKOLİK
Herhangi bir inanç, ideoloji ya da kişilik, kendini kapsadıklarıyla değil dışladıklarıyla belli eder. Bu konuya ilişkin bir örnek vermek gerekirse, bugün İbrani dinlerin, cinselliğe veya ikili ilişkilere karşı takındığı tutum bellidir. Normal ya da ölçülü bir ilişkiyi dışladıkları için bugün, en ölçüsüz insanlar, bu dinlere mensup insanların
Sayfa 34
Gençlere Öğütler
— Çalışmak için müsait gün ve saat bekleme. Bilki, her gün ve her saat çalışmanın en müsait zamanıdır. — Çalışmak için müsait yer ve köşe arama. Bil ki, her yer ve her köşe çalışmanın en müsait yeridir. — Bir günde ve bir zamanda yapman lâzım gelen bir işi (bir dersi, bir vazifeyi) ertesi güne bırakma. Zira her günün derdi gibi, işi de kendine
Reklam
-Herhalde incil'i de okudun? -Evet, okudum. -İncil de edebiyat yönü olan bir kitap. Hangisi daha etkileyici? -Kur'an. -Niçin? -Çünkü Kur'an, doğru söylüyor...
Sanrım bu gece yakacağım...
"Kim bilir ne gibi sebeplerle tesadüf bizi birleştirdi. Sen beni sevdiğini söyledin, ben buna inandım. Ben de seni seviyordum... Hem nasıl seviyordum... Hislerimde bugün de bir değişiklik yok. Fakat niçin seviyordum, işte bunu bulamadım ve beni düşündüren, seninle olan hayatımızın devamından şüphe ettiren bu oldu. Seni niçin sevdiğimi bir türlü bilmiyordum. Huylarını, yaptığın işleri, beğenmiyordum demeyeyim, fakat anlamıyordum. Sen de benim birçok şeylerimi anlamadığını inkâr edemezsin. Böyle olduğu halde nasıl garip bir kuvvet bizi birbirimize bu kadar sağlam bağlamıştı? İlk andan itibaren tamamıyla başka dünyaların insanları olduğumuzu anladığım halde beni burada tutan ve seni gördüğüm zaman içimi sevinçle dolduran neydi? Acaba şu senin her zaman bahsettiğin ve her hareketinin kabahatini kendisine yüklediğin şeytan mı? Son günlerde ben de bundan korkmaya başladım. Şimdiye kadar daima, düşünüp doğru bulduğum şeyleri yapmaya alışmıştım... Bu sefer hiçbir doğru ve akıllıca tarafını bulamadığım bu hayata beni bağlayan kuvvetin, içimde saklı bir şeytan olması sahiden mümkündü."
Sayfa 228 - Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık; 1, baskı: Istanbul, Şubat 1998Kitabı okudu
Ömür Hanımla Güz Konuşmaları
Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı ve yüzüm
Thales...
Neyin zor olduğunu sorana: "Kendini tanımak"; neyin kolay olduğunu sorana: "Başkasına akıl vermek"; neyin en tatlı olduğunu sorana: "Kavuşmak"; tanrının ne olduğunu sorana: "Başı sonu olmayan şey"; gördüğü en acayip şeyin ne olduğunu sorana: "Yaşlı bir tiran"; insanın talihsizliğe en kolay nasıl katlanacağını sorana: "Düşmanlarını daha kötü durumda gördüğü takdirde"; en iyi ve en doğru nasıl yaşayacağımızı sorana: "Başkalarında kınadığımız şeyi kendimiz yapmadığımız takdirde"; "Kim mutludur?" -Bedence sağlıklı, ruhça becerikli, yaratılışça eğitimli olan" dedi.
Sayfa 28
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.