Ne Batıyı anlayan ne de Doğuyu en mahrem vahitlerine kadar muhasebe edebilen, Tanzimat sonrası, koyu cahil ve katmerli ahmak, sözde aydınlar zümresi, altı kaval üstü şişhane kıyafetleriyle, Hilali Haça feda edici böyle bir gün tutmuşlardır ki, doğru yolu büsbütün kesmek, tıkamak ve onun va’dettiği kurtuluşu kendilerinde göstermek gibi, karşı çıkılması çok zor bir çığır açılmasına vesile olmuşlardır.