Sözde senden kaçıyorum Dolu dizgin atlarla Bazen sessiz sevdasın İpekten kanatlarla
Şimdi sen yeryüzünün taptaze bir süsüsün, Varlığın çiçek dolu bahardan müjde taşır,
Reklam
.. başkalarının sözleri takas etmesi gibi on­lar da sessizliği takas etmekteydiler yani sadece kendilerinin anlayabildiği ve kuşkusuz onlar için tüm söylemlerden çok daha ifade dolu, yan yatmış atı çevreleyen bir tür sessizliği: .. zamansız kırışmış yüzlerinde, tarlalarının yalnızlıklarının hayvanlarının kara ve cimri toprağın has­retinin izini taşıyan o yüzlerde acı veren şu bilmem ne vardı, .. .
Sayfa 38 - Sel Yayıncılık
Dayan Kalbim
Seni dağladılar, değil mi kalbim, Her yanın, içi su dolu kabarcık.
Boşluktan kastedilem şöyle görünüyor: dokunma açısından duyulur bir cisimle dolu olmayan şey.
"Ne yaşadıysanız yüzünüze yansır. İnsanın yüzü bir kitap gi­bi okunabilir. İfadeniz bomboşsa da hiçbir şey yaşamadığınız fark edilir. Bundan kurtulmak mümkündür; yaşayın, mono­tonluktan uzaklaşın, gezin, görün, keşfedin, başkalarıyla ilgi­lenin, okuyun, sevin. Bunları dolu dolu yapın ki izleri yüzü­nüze yansısın. Yüzünüz ifadesiz kalmasın.
Reklam
Eğer zihinlerimiz korku ve tutkuyla dolu ise, hafif ve ışıklı bir kalbe sahip olamayız.
Zaten eninde sonunda ölecekti; sıkıcı, acı dolu hayatını uzatmak için hiçbir sebep göremiyordu.
Sayfa 131
Varoluşçuluk, tam anlamıyla onunla yüzleşilmeden ve anlaşılamadan, bireyi bomboş ve yapayalnız bir özgürlük fikrinden hareketle tartışır ki, bu özgürlük yalnızca, o, "gerçeklerin okyanusunda yüz- meyi talep ettiğinde" sahip olacağı bir özgürlüktür. Öylesine bir yalnızlık tasvir edilir ki, birey, bilimsel gerçeklerle dolu bir okyanusun ortasındaki küçücük ıssız bir adada yalnızlığa mahkûm edilir ve bilimden kopan ahlak, yalnızca iradenin etkisiyle o muazzam sıçrayışını gerçekleştirebilecektir.
Sayfa 34 - Ayrıntı Yayınları, İstanbul.Kitabı okuyor
Hem şarklıyım ben Gövdem yara dolu "Sevdiğim kolla beni"
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.