Mahkum-67’de içki “güzel rızk” olarak nitelendirilirken, Bakara-219’da içkinin faydasının olduğu ancak zararının daha çok olduğu belirtilir. Nisa-43’de tekrar düşünce değiştirir Kuran, sarhoşken namaza yaklaşmayın gibi ek yasaklar koymaya başlar, Maide-90’da ise dördüncü kez karar değiştirir ve içkiyi toptan yasaklar. İnsanüstü, yücelerin yücesi, bilgelerin bilgesi, yanılmaz bir Tanrı imgesiyle böyle bir yaklaşım örtüşür mü acaba?
On dördüncü kural
Hakk'ın karşına çıkardığı değişimlere direnmek yerine, teslim ol. Bırak hayat sana rağmen değil, seninle beraber aksın. "Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir" diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?
Merhaba sevgili okuyucu
İlk kural :
"Karşına çıkan kişiler her kimse, dogru kişilerdir. Bunun anlamı şudur, hayatımızda kimse tesadüfen karşımıza çıkmaz. Karşımıza çıkan, etrafımızda olan herkesin bir nedeni vardır, ya bizi bir yere götürürler ya da bize bir sey ögretirler."
İkinci kural :
"Yasanmis olan her ne ise, sadece yasanabilecek olandir. Hic bir sey, hem de hic bir sey yasadigimiz seyi degistiremezdi. Yasadigimizin icindeki en önemsiz saydigimiz ayrintiyi bile degistiremeyiz. "Söyle yapsaydim, böyle olacakti" gibi bir cümle yoktur. Hayir, ne yasandiysa, yasanmasi gereken, yasanabilecek olandir, dersimizi alalim ve ilerleyelim diye. Her ne kadar zihnimiz ve egomuz bunu kabul etmek istemese de, hayatimizda karsilastigimiz her olay, mükemmeldir."
Üçüncü kural :
"Icinde baslangic yapilan her an, dogru andir. Her sey dogru anda baslar, ne erken ne gec. Hayatimizda yeni bir seyler olmasina hazirsak, o da baslamaya hazirdir."
Dördüncü kural:
"Bitmis olan bir sey bitmistir. Bu kadar basittir.""Hayatimizda bir sey sona ererse, bu bizim gelisimimize hizmet eder. Bu yüzden serbest birakmak, gitmesine izin vermek ve elde etmis oldugun bu tecrübeyle ileriye dogru bakmak daha iyidir."
Kendine iyi bak. Tüm kalbinle sev. Sonuna kadar hayatın tadını çıkar. Hayatındaki her gün bir hediyedir, kıymetini bil..!
848 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Birinci Dünya Savaşında Çanakkale cephesinde 
Diriliş ile başlayan bu tarafsız ve ölümsüz serinin dördüncü kitabını okuyor olmaktan büyük bir huzur duyuyorum. Öncelikle 29 Ekim 1923’ten önce ve sonra yaşananları tarafsız bir şekilde ve geçerli dipnotlar ile bizlere aktaran 
Turgut Özakman ‘ın ruhu şad olsun.
Savaştan yeni çıkmış bir ülkede, millet
Bol bol okumak niyetiyle
MEVLÜD
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Zatına layık şekilde, hamdu sena Allah’a
Sınırsız selat ve selam, yüce Resulullah'a
Nurlandırıp güçlendirdi, bu biçare ümmeti
Verdi rahmetinden bize, habibi Muhammedi
