Pınar Özer
@dtpnarozer
kitap okuyorum lütfen mesaj atıp rahatsız etmeyin. SESSİZLİK
Diş hekimi
163 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
- Ben sizden fazla acı çekiyorum, dedim. Kadınlara, kendi heyecanlarından daha büyüğünü bizim duyduğumuzu söylediğimiz zaman nasıl yüksekten bir tavır takınırlarsa öyle:
- Nasıl?.. dedi.
- Ama bütün suçları işleyen benim, diye cevap verdim. Kontesin bana soğuk ve kayıtsız bir tavır aldığı bir an oldu; çok kırılmıştım buna, gitmeye karar verdim.
Sayfa 240
Acı çekişini gördüğüm insanlara anlayışlı ve sabırlı olmaya çalışmam benim daha çok acı çekmeme sebep olmuştu. Bu kadar empati bu kadar anlayışlı olmak , kendinden sevgiyi ve anlayışı esirgemekle eşdeğer olduğunu ise bir nankörlük görmeyi hakkettiğimde öğrendim. O insanlar verdiğim anlayışı kendilerine hak gördüler ve her türlü suçu işlediler utanmadan. Ben utandım sizin adınıza; beni olmadığım insana dönüştürmeye zorladığınız için.
Kopması gereken gerilmiş bir tel gibiyim. Daha bitmedi ve çok kötü bitecek..."
Sayfa 248
"Bir şey olmaz , teli yavaş yavaş gevşetebiliriz. Çözümü olmayan bir durum yoktur."
Pınar Özer bir yorumu yanıtladı.
Masallar kavramsal konuşmaktan hoşlanmaz, onları insanın gözünde canlandırır, işte gemi de öyledir ve maceracı Sinbad’ın egosudur diyebiliriz. Egonun denizin üzerinde inip çıkan bir gemi olması ne güzel bir tariftir. Öykülerinde gemi batar ve Sinbad kendi derinliklerini keşfeder. Her seferinde tek başına kurtulur, çünkü gemi kendi bilinç dünyasıdır, başkasının değil.
Sayfa 82
Okur Takip Önerileri
Sen Vronski’yi aristokrat zannediyorsun, ben hayır. Babası, kurnazlığından hiçbir şeyden çakmayan; annesi , Tanrı bilir, kiminle düşüp kalktığı belli olmayan insan...Hayır, beni bağışla, ama ben kendimi ve benim gibi insanların aristokrat olduğunu düşünüyorum, üç dört namuslu aile kuşağı, eğitimli, hiçbir zaman kurnazlık yapmayan, hiç kimseye muhtaç olmayan, benim babam, dedem gibiler.
Sayfa 237
Biz aristokratız, dünya büyüklerinin sadakatleriyle yaşayanların ve iki kuruşa satılanların değil.
Pınar Özer yorumladı.
Frankl, Nietzsche'nin şu sözünü anmayı çok seviyor: "Yaşamak için bir neden'i olan kişi, hemen her nasıl'a dayanabilir."
Yaşamında hiçbir anlam, amaç hedef göremeyen ve bu nedenle sürdürmeyi anlamsız bulan kişinin vay haline! Kaybetmesi uzun sürmeyecektir. Bu tür bir insanın her türden yüreklendirici tartışmayı reddetmek için verdiği tipik karşılık şöyle oluyordu: " Artık hayattan beklediğim bir şey yok." Buna nasıl bir yanıt verilebilir ki?