“Allah'ı bırakıp da, kıyamet gününe kadar kendilerine cevap veremeyecek kimselere duâ edenden daha sapık kim vardır? Oysa duâ ettikleri o varlıklar onların duâlarından habersizdirler. Kıyamet günü insanlar toplandığında, onlar, onlara düşman olacak ve (kendilerine yaptıkları) ibâdetleri inkâr edeceklerdir.” (Ahkâf Sûresi, 5, 6)
"Gariptir insanoğlu: Kur'an okumaz, Namaz kılmaz, Duâ etmez; sonra da 'Mutlu olamıyorum.' der. Oysa bilmiyor ki; "Kalpler yalnızca Allah'ı anmakla huzur bulur." Ra'd Suresi; 28. Ayet
Reklam
“Anneciğim, Cenâb-ı Hakk'a duâ et, bütün zamanımı sana hizmete vereyim ya da beni Yüce Rabbime bağışla, hep O'na ibadet edeyim!” Oğlunun bu hâline çok sevinen annesi: "-Evlâdım, dâimâ hizmetinde bulunman için seni Allah'a adadım ve kendi hakkımı helâl ettim." dedi.”
Tevhid akidesini benimseyen muvahhidler "ŞEFAAT YA RASULULLAH" sözünü söylemezler. Allah izin vermeden hiç bir kimse (Rasulullah ﷺ'de dahil) şefaat edemeyecektir. Ancak Allah c.c. izin vermesi ile başta Rasulullah s.a.v. ve diğer şefaat ediciler de şefaat edebileceklerdir. Bunlar da Allahın izin verdiği kişiler için olacaktır . Ayet
"Sizden herhangi biriniz dua ettiği zaman: "Ey Allah'ım dilersen beni affeyle, dilersen bana rahmet eyle." demesin Ancak istediğini kesinlikle Yüce Allah'tan istesin. Çünkü Yüce Allah'ı zorlayacak herhangi bir kuvvet ve kudret mevcut değildir."
Buhârî, 6339; Müslim, 2679.
RİSALE-İ NURDAN İSTİFADELERİM
Cenab-ı Hak, insana bilimsel ve teknolojik gelişmeler olarak bazı zamanlarda ve asırlarda gizli kalmış nimetlerini dua-yı fiilî olan telâhuk-u efkârdan ileri gelen taharriyat neticesinde ellerine ihsan eder.
Risale-i Nur
Risale-i Nur
Bediüzzaman Said Nursî
Bediüzzaman Said Nursî
Reklam
1.000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.